Elinor Harriman'ın annesi on yıl önce babasını terk edip onu ve gerçek babasının kim olduğunu bilmediği kardeşi Lydia'ı da alarak Paris'e gelmiştir. Annelerinin sık sık sevgilileri olmuştur ve başlarda durumları iyi iken en son Paris'in kenar mahallerinde perişan halede yaşamaya başlamışlardır. İspanyol hastalığına yakalan annesi de kendisi gibi hep kardeşine ilgi göstermiştir. Hatta Elinor on yedi yaşındayken annesi şişman ve yaşlı olan aslında iki katı parayı verip kardeşini isteyen lordu Elinor için ikna etmiştir. Onuda kardeşinin iyiliği için sen olmazsan o olur diye ikna etmiş ve kızını kumar borçları ve bin pound için satmıştır. Tüm zor şartlara rağmen Elinor'un tek düşündüğü her erkeği kölesi haline getiren güzellikte ki kardeşinin iyiliğidir. Anneleri yemek için ayırdıkları son parayı ve broşu alıp gitmiştir. Elinor'da son paraları olduğu için arkasından çılgın partiler ve şölenlerin verildiği,yüksek bahisli kumarın oynandığı kont Giverney'in evine çalıntı araba ile gider.
Francis Rohan ailesi ile İskoç kral için savaşmıştır. Culloden savaşında babası ile erkek kardeşi öldürülmüş onunda her şeyi alınarak yirmi iki yıldır devam eden sürgüne gönderilmiştir.İngiltere'ye dönecek olursa da idam edilecektir. Çok zengin,yakışıklı, sefahat halinde yaşayan biridir. Ailesi gözünün önünde öldüğü için kabuslarına girmesinler çığlıklar atarak uyanmasın diye kadınlar ile kendisini yorgunluktan tüketmeye,her türlü çılgınlığı yaşamaya başlamıştır.Cennet Konağın da yine kendilerini en hovardaca zevklere verecekleri,günahkar hissettirecek şeytani rütüeller yapacakları sloganı ise ne istersen onu yap olan bir parti vardır.
Rohan, Cehennem kralı birçok ahlaksızlığa katıldığı halde can sıkıntısını geçirecek bir şey bulamamıştır fakat arkadaşının getirdiği üstü başı dökülen ve kendisine tiksintiyle bakan kız onu büyülenmiş gibi hissettirir. Annesini arayan Elinor ile annesini arar ve artık ilgisi oralar da nadir bulanan Elinor'a yönelir. Onu kuzeni ile evlendirmeye de çalışır,evine her türlü eşya,yiyecek gönderip yardımına da koşar ama ondan vazgeçmez de tabi kendi yöntemleriyle. Bu zorlu ikili arasında zorla gelişenler kalpsiz adamın Elinor hayatına girince yaşadıkları,onun için adam öldürmesi okunmaya değer.
Elinor'un sürekli çirkinim diyerek burnundan şikayet etmesi, Rohan'ın sık sık kıza çocuğum demesi kötüydü. Aralarında on altı yaş olması çocuğu mu yapar ki zaten asla böyle bir düşüncesi de yok o zaman neden diye sordurur. Aslında kitap güzeldi ama çok yavaş ilerleyişi,ikili arasındakilerin geç olması,Elinor'un sürekli kaçıp diretmesi,kardeşi içinse çekmediğinin kalmaması,o aceleye gelmiş son kötüydü. İkilinin yaşadıkları ise üzücü. Kitabın farklı,gizemli havası da var tabi ki en çok ilgi çekende bu. Elinor'un kardeşi ve Rohan'ın arkadaşının aşkı da var yani yok yok.