Bol spoiler vereceğim ona göre okuyun.
Ben uzun yıllar Dan Brown okumadım. Çünkü lisede bir Grange hayranıydım ve Dan Brown' un ona rakip gösterilmesini bir türlü kabul edemiyordum, ergenlik işte. Sonrasında Da Vinci' nin Şifresi' nin filmini izledim(Türkçe' deki bu isim tamlamaları beni öldürecek ya neyse) 'Lan' dedim, 'hem çok iyi, hem de çok cesurca, helal olsun' Sonrasında bu kitap geçti elime. Müthiş bir keyifle okudum yazarın büyük çabaları(!) sonucu fiyaskoya dönüşmemiş her polisiye romanı okuduğum gibi. Dolayısıyla çok keyifli okudum diye kitabı övmemem ben. Bir polisiye/gerilim/macera romanı sürükleyici olamayacaksa hiç yazılmasın daha iyi zaten. Benim için bu tarz kitapları iyi yapan şey sonudur genelde. Yalnız Michael Connelly kitaplarından Harry Bosch serisini ayrı tutuyorum. Başka yorumlarda da belirttiğim üzere Bosch' a özel bir hayranlığım var.
Dan Brown ise bildiğimiz polisiyelerden biraz ayrılıyor elbette. Dolayısıyla iyi bir polisiye gözümde 6 yıldızı, sonu çok iyi bir polisiye 8 yıldızı hak ederken Dan Brown vasat bir sonla bile en azından 7 yıldızı alır. Konularını gerçek hayattan alıp, tabu addedilen şeylerin üzerine gitmesi elbette ki takdiri hak ediyor. Bu kitap da finaline kadar bir macera/gerilim kitabından beklediğiniz hemen heme her şeyi veriyor. Her çözümün aslıdna yeni bir bulmaca ortaya çıkarması bir yerden sonra sıkıcı gelmişti gerçi ama bir şekilde merak ve tempoyu üst seviyelerde tutmayı başarıyor Dan Brown. Yalnız o ne salakça bir sondur be abi!? Kitabın finalini okuduğumda kandırılmış gibi hissettim kendimi. Sanki sadece Hristiyan Alemi ile arasını düzeltmek için yazmış bu kitabı Dan Brown. Yani sanki tepkilerden korkmasa 'sevgi içimizde' yazıp bitirecekmiş kitabı.
Detayına hiç girmeden özet geçiyorum; Da Vinci Şifresi ile arasını açtığı herkesle arasını düzeltmiş bu kitapla Dan Brown. Artık isteyerek mi yaptı yoksa yapmak zorunda mı kaldı bilemem.
İyi bir finalle 8' i zorlayacak kitap 6' yı zor aldı finali yüzünden.