İlk Orhan Pamuk kitabım :) Kurgusu genel olarak Sigmund Freud'un Oidipus Kompleksi üzerine kurulmuş. Kitap Sophokles'in "Kral Oidipus" ve Firdevsi'nin "Rüstem ile Sührab" efsaneleriyle, doğu-batı kültürünün karşılaştırılması şeklinde ilerliyor.
Baba-oğul ilişkisi, İstanbul'un hızla büyümesi, kuyuculuk mesleğinin zamanla yok olması, uzak-yakın tarihten örnekler gibi konularla dolu dolu bir kitap olmuş keyifle okudum. Okurken durup uzun uzun düşündürüyor yazar.
Yalnız belirtmeden geçemeyeceğim ve okurken beni rahatsız eden bir durum var, yazarın yoğun bir şekilde "bazan" kelimesini kullanması. Özellikle kitabın ilk 60 sayfasında okumamı bir hayli zorlaştırdı. Resmen gözüme battı o kelime. Takıntılı olmak çok kötü :(
Kitabın fazlaca eleştirilmesi Orhan Pamuk'la daha erken tanışmamı sağladı. Tek bir paragrafın 204 sayfalık bir kitabı yerden yere vurmaya yetiyor malesef ülkemizde.
Orhan Pamuk'a ya da bu kitaba önyargınız varsa okumayın. Kendinize de bu kitaba da yazık etmeyin. :)