ilk defa bir kitabı tanımlamak bu kadar zor geliyor. okurken hep şu ruh halindeydim " böyle aşk olur mu. bu çocuğun derin psikolojik sorunları var. içindeki anne sevgisi eksikliğini yansıtma yaparak bastırıyor ve buna aşk diyor. olmaz olsun böyle aşk! ya sen Eleni, sen nasıl bir kadınsın!" hatta karakterlere ve turgut özakman'a olan kızgınlığımdan kitabı yarıda bırakacaktım.ta ki okuduğum satırlar gözlerimi doldurana kadar. evet dedim bu gerçek aşk. zaten aşk kendi içinde delilik değil mi çılgınlık değil mi? aşkın içinde mantık aranır mı hiç? evet bu düpedüz aşk dedim. turgut özakman öyle güzel çizmiş ki o ince çizgiyi.. aynı konu aynı olaylar başka bir yazarın elinde nasıl anlatılabilirdi/anlatılmazdı bunu düşünmeden geçemedim.turgut özakman gerçekten çok büyük bir yazar. ruhu şaadolsun.
okuyun bu kitabı ve en başta oluşan yargılarınızın nasıl da kırıldığını kendi gözlerinizle görün.