Kutsal, her okuduğumda içimdeki en derin yerlere dokunan, en derin duyguları hissettiren, okurken yaşatan bir kitap.
Hakim, o ne güzel seviyor; karşılıksız, saf, almadan sadece veren bir sevgi..
Kutsal, kendi küçük yüreği geniş küçük adam, en büyük eksiği öyle güzel tamamlanıyor ki okurken içine sokası geliyor küçük adamı.
Mehveş, Hakim’in meneviş gözlüsü, aşkın vücut bulmuş hali ve anneliğin masumiyeti,simgesi..
Hayat bu üç kişinin yüreğini Kutsal’da birleştiriyor. Kutsal’ın her babası demesi ile içim titredi. O kadar söylenecek kelime var ki ama sanki her söylenen kelime eksik anlatacakmış gibi geliyor.
Yazarın kalemini ilk Edebi Yansıma kitabının daha basılmamış hali ile yayınlanan sitede (wattpad değil) okumuştum. Yazarımız böylece takip listemde yer almaya başladı.
Ama doyamadım; Kutsal’ın ve Aytun’un kendi sevdalarının vurgununu yaşayacağı bir kitaba asla “Hayır” demem kesinlikle..
&&&&&&&&&&&&&&&&
Küçük bir el adamın sakallı yüzüne uzandı. Titrek gözbebekleriyle gözlerine baktı ve kaderin en büyük savaşında ilk taarruza geçti.
“Babası…”
Dünya döner, asla durmazdı. Ama Hakim için o an dünya durdu.
---------------------------
Hakim koluna yatırılan küçük bedeni hafifçe yukarı doğru kaldırarak yanağına ulaştı. Dudaklarını alnına değdirirken Kutsal’ın küçük eli Hâkim’in yanağındaki gamzenin üzerine kapandı. Mehveş o anda bir elini kalbine diğer elini dudaklarına götürdü, içinden yükselen hıçkırığı bastırmak için.