Açıkçası kitabı alırken biraz tereddüt etmedim değil. Belki de biraz önyargılıydım genelde çeviri kitaplar okuduğumdan dolayı. Fakat önyargı özellikle kitaplar konusunda büyük bir hata olabiliyormuş.
Hikayeyi kitabın kahramanının ağzından okuyoruz. Öyle biri ki Ediz hayatın sillesini doğduğundan itibaren yemiş. Alkolik bir baba,yırtık ayakkabılar ve bir umut; annesini kurtarabilecek olmanın umudu. Hayat Ediz'i hem tepelere çıkarıyor hem de alaşağı ediyor. Umut ise her zaman iyi bir kalbin ışığı.
Büyük acılar çekerken karşısına hep kötüleri de çıkarmadı. Hayatına giren iki kişi O'nun geleceği için ışığı oldu. Çekilen tüm acılar ise geleceğinde ki mutluluk için çekilen ızdıraplardı.
Kitabın kahramanlarından Ali Kemal öğretmen benim favorim. Böyle insanlar gerek bize.Yok artık bu kadarı da olmaz dediğim anlarda olmadı değil ama insan düşünmeden edemiyor. Bu hayatta o kadar çok Ediz var ki. Kiminin hayatına iyi insanlar dokunuyor kimisi de hayatın içinde kaybolup gidiyor.