Hemen her versiyonunu izleyip, sadeleştirilmiş metnini okuduğum bu eserin tam halini okumanın vakti gelmişti artık. Bu vesileyle baştan belirtmeliyim ki müzikallerin tadı ayrı olsa da bu kitap uyarlamaların ve özetin tam olarak yansıtamayacağı kadar derin. Sadece kendi döneminin değil edebiyat tarihinin en iyi işlerinden biri. Gelmiş geçmiş en etkileyici roman karakterlerinden biri olan Jean Valjean’ın öyküsüyle birlikte 19. yüzyıl Fransası adeta tablo gibi resmedilmiş. Keza Paris’in neredeyse topoğrafik tasviri ve toplumsal portrenin bir araştırma sonucu gibi netlikle ortaya konulması da eserin çarpıcı yanlarından. Hugo’nun keskin mizahı yer yer okurun yüzünde hınzır bir gülümseme oluşturduğu kadar entelektüel birikimi de hayranlık uyandırıyor. Sadece göndermeleri yakalamak için bile birkaç yılda bir tekrar okumalı. Diğer kült klasik eserlerden ayrılan yönlerinden biri de Hugo’nun eleştiri yağdırmakla kalmayıp sorunun kökenine kadar gidip işaret etmesi ve çözüm için kitap boyunca yol göstermesi. Kesinlikle bir başyapıt.
“Cehalet mahzenini ortadan kaldırdığınızda Suç denen köstebeği yok edersiniz.”
“Yegâne toplumsal tehlike karanlıktır.” Cilt 1, Sayfa 85