Yazarın iyiden iyiye yalnızlığa çekildiği fakat henüz Alemdağ'da Var Bir Yılan kadar tepesinin atmadığı bir dönemin eseri olarak, ilk dikkat çeken yanı kuvvetli gözlemciliği. Buram buram deniz kokusu gelen satırlarla Burgazada'daki yaşamından kesitler sunduğu öykülerinde özellikle balıkçılık maceraları gülümsetiyor. Yine "sıradan" hayatları ve geçim derdindekileri odak almakla birlikte bu sefer o eski umudu yitirmiş görünüyor. Sürekli bir uyum sağlayamama, kendini diğer insanlardan soyutlama hali de gözden kaçmayacak kadar belirgin. Yer yer kabullenmiş çoğunlukla umursamaz tavırlarının altında geleceğin büyük kırgınlığının seslerinin duyulmaya başladığı bu öykülerde, en çok da yazarın samimiyeti kendini sevdiriyor.