Çağdaşları kadınların doğululuktan batılılığa geçiş evresi üzerinde kafa yorarken; Sevgi Soysal, batının içinde halihazırda kimlik sıkıntısı yaşayan Rosa'nın birbirine bağlı özgün hikayecikleriyle bambaşka bir noktada duruyor.
"...Çıplaktık, yürüyorduk, utanmayı öğrenmemizle unutmamız bir olmuştu, çıplaktık, yürüyorduk. Kimin sınava girdiği unutulmuştu, çıplaklık unutturucudur. Biz unutmak için, kaçmak için soyunanlardandık, kaçmak için. Oysa hatırlamak için soyunulur, hatırlamak için, yüzyıllardan beri unutulanları hatırlamak için......"