Hayat dolu bir kitap. Her şeye rağmen, sindirerek, kendine katarak, kabullenerek, kabına sığamayarak hayatı dibine kadar yaşamak... Aleksi Zorba kesinlikle iz bırakan roman karakterlerinden biri. Onun çeyreği kadar özgür olmak kimbilir insanlığı nasıl değiştirirdi. Tamamı kadar olmak ise muhtemelen dünyayı çığrından çıkarırdı. :) Kitap yoğun bir erkek bakış açısı ile yazılmış olsa da Zorba'yı okumak insanı hafifletiyor, neredeyse umut veriyor. Eleştirilecek yığınla yönü, kızılacak birçok hergeleliği olmasına rağmen sırf Kazancakis'in mezar taşında yazdığı gibi son nefesinde, Zorbaca, "hiçbir şey ummuyorum, hiçbir şeyden korkmuyorum, özgürüm" diyebilmek paha biçilemez olurdu.