Amatör Yazarlar

Yazmayı sevdiğinizi ve ileride bir yazar olmak istediğinizi düşünüyorum. Gelin, fikirlerimizi paylaşalım. Neler yazarsınız? Yazarken nelere dikkat edersiniz? Hiç kitap çıkarmaya çalıştınız mı? Hadi, bu grup sizi bekliyor! :)


Tür: Amatör Yazarlar | Açılış, 09 Temmuz 2011
<< tüm tartışmalar

Hikaye yazalım.

Tartışma Cevapları

21 ile 30 arası cevap gösteriliyor, toplam 102 cevap.
3 kişiden 3 kişi beğenmiş.

Konuşacak çok şey olmasına rağmen sessiz bir yolculuk yaptılar. Müge bilmesi gerekenleri anlatmak dışında ağzını açmadı. Ancak onun da uzun uzun konuşmak istediği her halinden belliydi. "Bizi engelleyen ne?" diye düşündü Bora. Tam sessizliği bozmak üzereydi ki Müge'nin sesi onu bastırdı. "İşte burası," arabayı park edip kemerini çıkardı. Bora konuşmayı ertelemenin daha uygun olduğunu düşündü. "Büyük patronun kızı, bu otelde mi kalıyor? Ah, ne tuhaf" dedi Müge sesinde belli bir alayla. Gülümseyerek Bora'ya baktı. Onun bu alaycı haline bayılırdı Bora. Hiçbir şeyi umursamaz, sakin ve daha... genç. Sahi, yıllar nasıl da yaralamıştı onu? Artık çok daha ciddi bir duruşu ve belli etmemeye çalıştığı bir tedirginliği vardı. Hala genç olmasına rağmen eski Müge yoktu artık. "Aslında," diye düşündü, "yıllar değil, yaşananlar bu hale getirmiş onu". İçini bir hüzün kapladı. O bunları düşünürken Müge girişe varmıştı bile. Bora düşüncelerinden Müge'nin çığlığıyla sıyrıldı.

olaylar çok mu hızlı gelişti, ne dersiniz??

11 yıl, 11 ay     
1 kişiden 1 kişi beğenmiş.

Aslında evet, hızlı gelişiyor ama böyle olmalı sanki :) Bu arada son iki yorum üst üste geldi, ikisi de kalsın, sorun olmaz da, hangisine göre devam edeceğimi bilemedim :D Çığlık mı, telefon mu? :)

11 yıl, 11 ay     
1 kişiden 1 kişi beğenmiş.
Profil Resmi

Telefonda planda bir değişiklik olduğu ve bir süre beklenmesi gerektiğini belirten ses Tahsin e ait değildi.Bora duyduğu sesle irkildi...Şimdi Müge bir sorun olduğunu anlayıp hızlıca arabaya döndü diyeceğim ama o çığlığı niye atsın bu kadın :)

11 yıl, 11 ay     
1 kişiden 1 kişi beğenmiş.

Ayakkabısının topuğu mu kırılsa acaba? :) Bora'ya doğru sendelese, bu sırada telefon çalmaya devam etse falan :) Romantik romantik :) Normalde hiç romantik yazmam ama :D

11 yıl, 11 ay     
0 kişiden 0 kişi beğenmiş.

ben yazdığımda Maverickin yorumunu hiç görmedim neden böyle oldu ki :/ arkadaşlar siz hangisini daha çok beğendiyseniz ondan devam edin

11 yıl, 11 ay     
5 kişiden 5 kişi beğenmiş.

Müge'nin çığlığıyla irkilen Bora, telefon kulağında arabadan inmişti bile. Ne olduğunu anlamak için ona doğru döndüğü sırada, Müge sendeleyerek kollarına doğru düştü. İkisi de bu anın ve aralarındaki mesafenin bir anda kapanmasının şaşkınlığıyla hareket edemeyerek birbirlerine bakıyorlardı. Kulağında, bir sesin boğazını temizlediğini farkedip kendine gelen Bora, Müge'nin ayakta durabilmesi için yardımcı olmaya koyuldu. "Plan değişti. Yanınıza göndereceğimiz kişi ortadan kayboldu." diyordu kulağındaki daha önce hiç duymadığı ses. Ayakkabısının kırılan topuğu yüzünden bileğini burkmuştu. Az önceki yakınlaşmalarından dolayı aklı hala Müge'deydi. "Anlamadım." dedi telefondaki sese. "En son otuzdört saat önce evinden çıkarken görülmüş. Şu an için bu işi tek başınıza halletmek zorundasınız." "Bekle ama bi..." Suratına kapanan telefonla orada öylece dikilirken, olabilecek bütün kötü senaryoları getiriyordu aklına. Durumun farkına varan Müge derin bir nefes alıp, onu kolundan tuttuğu gibi otele doğru sürüklemeye başladı.
İçeri girdiklerinde Bora, her şey için fazla plansız olduklarını farketmişti birden. Resepsiyona doğru emin adımlarla ilerleyen Müge'yi takip ediyordu endişeyle. "Endişelenme. Her şey önceden ayarlandı." diye mırıldandı Müge. Otele girişlerini yapıp odalarına geçtiler. Kızın kaldığı odanın hemen altındaydılar. "Gelmesini beklediğimiz adamımız, kilitli yerlere girme veya oralardan çıkma konusunda tam anlamıyla profesyonel biriydi." diyen Müge'ye "Peki şimdi ne yapacağız?" diye sordu Bora. Dudakları imalı bir şekilde yukarıya doğru kıvrılan Müge, "Ben de bu konuda bir iki ufak numara bilmiyor değilim." diye yanıt verdi. "Başlayalım mı?"
Yarım saat kadar sonra Müge'nin kendince hazırlıklarını tamamlamasının ardından, alt kattaki merdivenlerde dikiliyorlardı. "Gerçekten 'büyük patronun' kızını koruyan birilerinin olabilceğini hiç düşünmemiş miydin?" diye dalga geçerek sordu Bora. Bakışları, ne yapacağını şaşırdığı her an yaptığı gibi dudaklarını kemiren Müge ile deneyimli oldukları her hallerinden anlaşılan, girmeye çalışacakları odanın kapısı önünde dikilmiş iki koruma arasında gidip geliyordu. "Ne yapmamızı önerirsin peki?" dedi Müge. "Bana kalırsa bu adam bizi yem yapmaya çalışıyor. Duruma baksana, iki deneyimsiz çaylağı kurtların inine tek başlarına gönderiyor." dedi Bora. Bora'nın paranoyasına aldırmadan konuşmaya devam etti Müge: "Yapabileceğimiz bir şey var aslında... Ama az önce bileğimi fena burkmuşum. Bu yüzden tek başıma halledemem, senin yardımın büyük önem taşıyor." Kendini tehlikeye atmakta hala gözü kara olan Müge'ye bakarak iç çekti Bora: "Peki. Bunu atlatırsak sıradaki nedir acaba... Ne yapmam gerekiyor?"

Oldu mu acaba bilemedim şimdi. :/

11 yıl, 11 ay     
6 kişiden 6 kişi beğenmiş.
Profil Resmi

Şimdilik sorunumuzu halledelim dedi Müge.Adamların önünden geçip giderlerken göz göze gelmeye çalıştılarsa da başaramadılar.Karşı koridora doğru yürürken akıllarından onlarca şey geçiyordu.Tek yapmaları gereken o odaya girebilmekti.Ya da içeridekileri dışarıya çıkarabilmekti.
Yürürken daha yakın olmak zorunda kalmaları Boranın işine geliyordu.Ona sarılmayalı,dokunmayalı,yakın olmayalı çok uzun zaman olmuştu.Yıllar ondan bir şeyler koparırken kendinden de bir şeyler götürmüştü.Bir dolu şey yaşamış,çok acılar çekmişti.Ama onu hiç unutmamıştı.Zaten belli değil miydi Mügenin yanındayken neler hissettiğinden.Çok güzel günleri olacağına dair inancı onu kaybedince biraz körelse de şimdilik her şey yolunda gidiyordu.
Birden şimdiye döndü.Tehlikenin yakınındayken nasıl olur da bu kadar dalabilirdi.Düşünmesi gereken şimdiki zamandı.Geçmişe takılı kalmaması gerekiyordu.Özellikle şu an...Müge anlaşıldı mı deyince Mügenin söylediklerini duymamış olduğunu farketti.Tamam mı dedi Müge tekrar.Anlaştık mı ...Tekrar edecek kadar vakti yoktu Mügenin.Arkalarına takılı bir çift göz onları takip etmekteydi.Kapıdaki adamın gözleri...O geceki akan nehrin sesi kadar sertti.Ters giden bir şeyler olduğu bu bakışlardan belliydi.Müge köşeyi dönünce dedi.Tekrarlayabileceği en kısa cümle buydu...

11 yıl, 11 ay     
2 kişiden 2 kişi beğenmiş.

Harika gidiyor, hepiniz çok başarılısınız :)

11 yıl, 11 ay     
3 kişiden 3 kişi beğenmiş.

Köşeyi döndüklerinde Müge birden çantasını Bora'ya fırlattı, sırtını kenara yasladı. Aynı anda adam köşeyi döndüğü gibi yüzüne sıkı bir yumruk attı. Bora ne yapacağını şaşırmıştı. Kıpırdayamıyordu. Müge o adamla boğuşurken Bora bir diğerinin gelmekte olduğunu gördü. Adam Müge'ye yumruk attı. Bu kadarı fazlaydı. Bunu yapmamalıydı. Ani bir hareketle Müge'ye vuran adama saldırdı. Adamı zaptetmeyi başardıklarında Müge "Çanta!" dedi nefes nefese. "İğneler!" Bora çantayı bulup açtı. İğnelerden birkaçını Müge'ye attı. Müge birini açıp keskin bir hareketle adamın boynuna sapladı. "Sen!" dedi Bora'ya pis bir bakış atarak. Ama diğer adam iyice yaklaşmıştı. Müge koridoru kontrol ederken gördü onu. Adam da Müge'yi. Koşmaya başladı adam. Köşeye varınca tam elindeki silahı kaldırmıştı ki Bora arkadan bir iğneyi adama sapladı. Bora ve Müge, nefes nefese, önlerinde iki baygın adam, öylece durdular biraz. Müge konuşabilir hale geldiğinde "Sen!" dedi tekrar Bora'ya. "AKLIN NERDEYDİ SENİN?"

11 yıl, 11 ay     

Bu yorum silinmiş

Bu gruba katıl!
Grup Kütüphanesi
Tüm Gruplar