Bazen elimizde birçok kitap oluyor ve hangisini okuyacağımıza karar veremiyoruz. Bazen de canımız bir kitap okumak istiyor ama bu kitabın ne olduğuna dair bir fikrimiz olmuyor. İşbu sebeple kurulan bu grupta, okuduğumuz kitaplar hakkında birbirimize yardımcı olabilir, okumak istediğimiz kitaplar hakkında fikir teatisinde* bulunabiliriz diye düşündüm.
* Hep cümle içinde kullanmak istemiştim buraya kısmetmiş.
Kitap okuyamamayı değil, kitap okumamayı sorun yapmalıyız. Sürekli kitap okuduğumuzda ve belirli bir süre ara verdiğimizde kitap okuyamadığımız için üzülürüz. Bu psikolojik bir algılamadır. Bu tür olayları çok yaşadığımdan, kaygılı olanları iyi anlıyorum. Bu tür olgulara tavsiyede bulunmak her zaman doğru sonuç vermez. Çünkü her olgu kendine özgüdür, başkasına göre değişir. Her zaman aynı düzeyde kitap okunamaz. Bazen yılda 100 kitap okunur, bazen 10 kitap. Önemli olan kitap okuma eyleminin sürekli olmasıdır. Ben 10 yaşında da kitap okuyordum, 25 yaşında da. Bazen iki belki üç yıl hiç kitap okumadım. Belkide bir zaman sonra 5 yıl hiç okuyamayacağım. Önemli olan kitap okuma eyleminin tamamen kesilmemesi. Benim korktuğum şey kitap okumamak değil, kitap okumayı tamamen kesmektir.Tanıdığım biri ünv. bitirinceye kadar 1000 kadar kitap okudu desem yalan olmaz (kendi söylemi bu). Ama ondan sonra 20 yıl hiç kitap okumamış ve dahada okuyacağını sanmıyormuş. Keşke ünv. bitirinceye kadar 10 kitap okusaydı da, 20 yıl içinde de 10 kitap daha okusaydı. bu daha değerli olurdu. Zaten öğrenci için kitap okumak kolay bir eylem. Bu kolaylık boş zamanın olmasından değil, okuma eyleminin bir anlamı olmasından. 30 yaşında gelmiş evlenmiş, tamamen hayatın içinde olan biri için, ve okuma eyleminin ona kazandıracağı bir şeyin olmayacağı inancı veya boş zamanının asla olmaması, zaten boş zamanı asla olmayacak (kadınsan belki, ama erkeksen işin zor). İşte bu kişinin okuma eyleminde bulunması anlamlıdır. Bir ay ömrün kalsa yine okumaya devam eder misin, edersin belki ama okuyacakların insan beyninden çıkan şeyler olmayacaktır büyük ihtimalle.
Önemli olan öğrenme eylemidir, kitap okuma eylemini öğrenme eylemi ile eşdeğer tutmak doğru olmaz. Örneğin ders çalıştığından dolayı kitap okuyamamaktan şikayet etmek doğru değildir. Ders çalışmak kitap okumaktan daha önemlidir. Önemli olan ne kadar okuduğumuz değil, ne öğrendiğimizdir. Öğrenme eylemi, 2 kere 2 dört ederi öğrenme değil, önemli olan dört ederin mantığını kavramaktır.
ders çalışırken verdiğim molalarda kitabımı açıp azar azar okuyorum, hem de kafam dağılmış oluyor
Bende çok olur o olay:) bilfiil öğrenci oldugumdan degil, iş hayatı, çocuklar, ev işleri derken şişerim. Hele bir de eş dost tayfasina akil erdirmeye çalışıyorsam iyice kaçar okuma hevesim. Kitaplar uzak akraba olur birden. Onlar bana bakar ben onlara, mahçup mahçup.
Ama içimden gelmiyorsa el süremem ki onlara, mahrem bir bedene dokunur gibi. Istemeye istemeye acip oksayamam ki sayfalarini gözlerime, kandırır gibi. En iyisi böyle zamanlarda uzak durmaktır benim için. Canım istemiyorsa, okudugumu anlamayacaksam ne geregi var kendim de onları da kandirmanin. Bu ihanet olur.
Ben en çok canım cektiginde, kahve gibi, cay gibi, burnuma tuttugunde severim okumayi. Ve galiba onlarda en çok böyle anlarimda hoşlanır benden, sere serpe, cüretkarca, gizli saklilari olmadan acilirlar gözlerimin önünde.
Üniversitedeyken sınav haftasında ders çalışmaktan sıkılıp hem biraz kafa dağıtmak hem de sevdiğim için kitap okumaya zaman ayırırdım. Şimdi nöbet usulü bir işim var gece uyumamak için kitap okuyorum hatta yoğun bir iş günü olsa bile 5-10 sayfa okumaya çalışıyorum. Kısaca sınav ya da iş farketmez okunabilecek zaman ayrılabilir her zaman
Ben sınav aralarında okul tatillerinde hatta okulda boş derslerde bile okurdum. Okudukça insanın okuyası gelir.
Ulaşım aşamasında affetmiyorum ben :) Başka çarem yok.
Öğrenciyken bende maalesef çok vasattım kitap okuma konusunda. Vakit bulamıyordum.
Bu sorunu bazen bende yaşıyorum özellikle final dönemleri yoğun ders çalışmaktan okumaya vaktim kalmıyor. Böyle dönemlerde size tavsiyem edebi kitaplar yerine daha aksiyon macera tarzında kitaplar tercih edebilirsiniz okunması kolay olması açısından.Yahut bu tarz sevmiyorsanız öykü kitapları veya daha ince romanlar okunabilir kanımca
Sanırım bunun çözümü..Kendine okuma sınırları koymak ve onları yerine getirmek.. :)
Bende öğrenciyim şuanda.Sınavlarımın olduğu zamanlar hiç kitap okuyamıyorum ama yarıyıl ve yaz tatillerinde bütün bir senenin acısını çıkarıyorum :-) :-) :-)
belki günde 10-15 sayfa mutlaka okuyacağım diye bir kural konulursa yardımı olur. Benim sınav haftalarında daha çok okuyasım geldiği için böyle bir sorunum yok :)