Bazen elimizde birçok kitap oluyor ve hangisini okuyacağımıza karar veremiyoruz. Bazen de canımız bir kitap okumak istiyor ama bu kitabın ne olduğuna dair bir fikrimiz olmuyor. İşbu sebeple kurulan bu grupta, okuduğumuz kitaplar hakkında birbirimize yardımcı olabilir, okumak istediğimiz kitaplar hakkında fikir teatisinde* bulunabiliriz diye düşündüm.
* Hep cümle içinde kullanmak istemiştim buraya kısmetmiş.
belli bir süreye kadar kürtaj yapılıyor yani bebek oluşmadan bu bir, ikinciside sizeneeee başkasının doğum yapma ya da kürtaj olma isteği bunu anlayamıyorum. o bebeği 2 kişi yapıyor ve ilerde 2 kişi hayatını sürdürmesine neden oluyorsa bu 3. kişileri ilgilendirmez. herkes kendi günahından ve vicdanından sorumludur. Sen aldırmazsın olur biter başkası adına konuşma yorum yapma hakkına sahip değilsin. Resmen yaptığınız başkasının hakkına tecavüzdür ya.. Hangi anne ve baba olmak istemez ki herkesin bir hikayesi vardır bilip bilmeden yargılamayın..
Hâlâ sivil hayata zarar diyorsunuz., hâlâ TV'den izlediklerinizle yorum yapıyorsunuz. Yok önce insanlar şiddet uygulamış da, sonra polisler müdahale etmiş.
Tekrar ediyorum: TV, olayların sadece sonunu gösteriyor, böylece insanların polise saldırdığı algısını yaratmak istiyor. Elbette sosyal ağlar olmasa insanları inandırabilirderdi belki. (İktidarın sosyal ağları sevmemesinin nedeni bu; ana akım medya gibi yönlendiremeyeceklerini biliyorlar.)
"Madem eylemciler haksız, polis orantısız şiddet falan uygulamıyor, olaylar başlar başlamaz kameraları kapatmayıp, 24 saat canlı yayın yapsaydınız, insanlar kimin haklı kimin haksız olduğu görselerdi."
Bakınız bu insanlar olaylar çığrından çıkmadan ağaçların kesilmesini önlemek için önce sadece oturuyor, gece de parka kurdukları çadırlarda uyuyarak eylem yapıyorlar, böylece bir nebze de olsun ağaçların kesilmesini engellemeye çalışıyorlardı. Zaten çok az kişiydiler, çoğu kişi de durumdan haberdar değildi; ancak sonraki günlerde polisin sabahın 5'inde uyuyan insanlara biber gazı sıkarak uyandırması, insanların çadırlarını yakması, daha sonra, yoldan geçenler dahil, herkese biber gazı sıkması üzerine insanlar polis şiddetine karşı akın akın oraya gittiler. Daha sonra da insanlar sosyal ağlarda haberdar olduktan sonra olaylar toplumsal bir eyleme dönüştü.
Kimse esnafı engellemiyor. Lütfet kaynak gösterin. Aksine müşterilerine hakaret eden, Kızılkayalar, Etiler Marmaris vs. ya da eylemcileri polise teslim eden, yanlı haber yapan kurumlar için insanlar boykot çağrısı yapıyor, ki demokratik bir eylemdir. (Tıpkı Koç'u, CNN Int'i, BBC'yi boykot etmek isteyen kesim gibi.)
Cami konusuna gelince onlarca video var camide çekilmiş. Siz sadece görmek istediklerinizi görüp yorumluyorsunuz. Ancak şuna cevap vermiyorsunuz: "Camide içki içilmediği halde neden ısrarla içildiği söyleniyor?" İçildiğine dair tek dayanakları bira kutusu, ki olaylar yatıştıktan sonra koyup çekmek zor değil.
Camide yaşananlara dair birkaç video da ben vereyim:
http://www.youtube.com/watch?v=dq-uz3uCCAc
http://www.youtube.com/watch?v=y_TwN9EihIU
http://www.youtube.com/watch?v=sOmOfb3eT3Q
Verdiğim video kayıtlarına göre insanlık ayıbı vardır. Videodakiler objektif şeylerdir. Videolarda görünenler işin nasıl algılandığı değil; ne olduğu gerçeğidir, olanın görüntüsüdür.
Siz yaşanan insanlık ayıbını, insanların oraya sığınma sebebini, devletin ısrarla içki içildi diye yalan söylediğini görmezden gelip kutsalımız da kutsalımız demekten başka bir şey yapmıyorsunuz.
Ek olarak madem kutsalımız lafını ağzınızdan düşürmüyorsunuz, şunu sormak isterim: Tayyip Erdoğan'ın Gezi Parkı'nda açık alanda cuma namazı ve diğer zamanlar için mescit kurup namaz kılanlara dair söyledikleri ("Güya namaz kılıyorlar") hakkında ne düşünüyorsunuz?
Ah ah ah, burada da bu konuyla ilgili tartışmaların dönebileceğini düşünmüştüm lâkin bu kadar temelsiz savların, içi boş komplo teorilerinin burada da gerçek birer materyal gibi insanların karşısına çıkarılacağını hiç düşünmemiştim.
Acı ve komik.
Kİtapları bile siyasete alet ediyonuz. Hıh kütüphane oluşturmuşlarmış. Aman ne kitap okunacak yer ama. Diğer kütüphanelerin çivisimi çıktı. Kİtap bahane eylemler şahane....
bu ülkeyi senin kadar çok hükümette düşünse keşke.. yargılamaktan öte gidemiyorlar, madem ülkenin geleceğini düşünüyorsunuz o zaman bir sorun millete neden bu kadar zıt görüşlü insan biraraya geldi, neler yapabiliriz bunlar için! Ama bunlar yok sadece belli yakıştımalarda bulunmak var.. RTE beşar yönetimi için sizin yanınızda değiliz, zira halkına tankla silahla yürüyen bir rejimin yanında olmamız mümkün değildir diyor ama kendisi de şuan farklı davranamıyor nedense.. Herşey sözle olmuyor uygulamada gerekli. Halkın sorunlarına sırt çevirip yurtdışına çıkmakla da olmuyor.. Ayrıca polis kasklarının numaralarını kapatıyorlar, NİYE çünkü yasa dışı şeyler yapıyorlar orantısız güç kullanıyorlar..
Ayrıca herkesin günahı kendine bunu sorgulayan insanlar kutsal kitabımıza inanmayan insanlardır!!
Sakin olamıyorum arkadaş. Terör olayları tam yatıştırılmaya çalışılırken, ortalık birazda olsa sakinleşti derken birileri kalkıyor ülkeyi karıştırıyor. Sizin, başkalarında olmadığını sandığınız ağaç sevgisi, insanların dinini özgürce yaşama düşüncesi, demokrasi sadece seçim değildir düşüncesi bende ve benim gibi düşünen bir çok insanda var. Bana rahat batmıyor arkadaş. Ben sizin gibi kendime macera aramıyorum. Siz istikrarın ne demek olduğunu bilmiyorsunuz. Siz başlattığınız bu olayla ülkenin ne hale geleceğini düşünemiyorsunuz. Ben ülkemizin bir Libya, bir Suriye haline gelmesini istemiyorum. Ha! tamam siz olay çıkartan insanlar değilsiniz, polise taş atanlar değilsiniz, insanların arabalarını yakanlar değilsiniz. Ancak siz onların arasındasınız. Ya onların arasından çıkın hakkınızı insanları rahatsız etmeden arayın, ya da biz onlardan değiliz deyip kimseyi kandırmaya çalışmayın. Ben sizin mutlu olmanızı isterim. Ancak inanın ki bu eylemler size mutluluk getirmeyecek. Şu an geçmişte yaşamıyoruz. Ama geçmişten ders çıkarmak lazım. Siz bu ülkenin geçmişini benden daha iyi bilirsiniz.
Hepimiz biriz. Benim kinim nefretim ortalığı karıştıranlara. Ağaçların ve kitapların arkasına sığınılarak, kimin belirlediği ve amacının ne olduğu belirsiz, insanların ölmesine sebep olan, insanların mallarına zarar veren, yabancı ülkelerin gülerek izlediği bu eylemlere karşıyım.
Semihozsoy bence sen sadece konuşmuş olmak için konuşuyorsun. Yazdıklarının hepsi tekrardan ibaret. Yüzeysel değil derin bişeyler yaz. Çabala yani başarabilirsin...
Asker göreve diyenler darbeden başka ne düşünebilir. Bu ülkede başarı sağlayamayanlar, ordunun içerisinde oluşturdukları cuntadan medet umdular, hala aynı kafadalar. Sizin tek istediğiniz kendi kafanızdaki insanların sizi yönetmesi. Gerisi sizin için önemli değildir. Bu düşüncelerinizi kamufle edip ağaçlar arkasına sığınanlar da sizsiniz.