Kitap Tavsiyesi ve Fikir Alışverişi

Bazen elimizde birçok kitap oluyor ve hangisini okuyacağımıza karar veremiyoruz. Bazen de canımız bir kitap okumak istiyor ama bu kitabın ne olduğuna dair bir fikrimiz olmuyor. İşbu sebeple kurulan bu grupta, okuduğumuz kitaplar hakkında birbirimize yardımcı olabilir, okumak istediğimiz kitaplar hakkında fikir teatisinde* bulunabiliriz diye düşündüm.

* Hep cümle içinde kullanmak istemiştim buraya kısmetmiş.


Tür: Genel | Açılış, 28 Temmuz 2011
<< tüm tartışmalar

insan bir kitaba nasıl 1 puan verebilir?

Tartışma Cevapları

41 ile 50 arası cevap gösteriliyor, toplam 54 cevap.
1 kişiden 1 kişi beğenmiş.

Zevkler ve renkler tartışılmazmış. :D

10 yıl     
3 kişiden 3 kişi beğenmiş.

@prettyelmayra Demissiniz ki bu kitaplari neden okuyorsunuz? Kitabi kitap olarak adlandirmamiz icin gereken kriterler nelerdir oncelikle? Bu kitaplar cok satanlar listesinin genellikle zirvelerinde yer aliyor. Kitap midir? Evet. Edebi degeri var midir? Bence hayir, baskalari belki tartisabilir. Cok satanlar listesine giren kitaplari neden okudugumu sormussunuz? Genel begeniye hitap eden kitaplari okuyorum, Neymis bu diye. Genel begeni kotu mudur?
Edebiyat dunyasinda kendini kanitlamis bir kitap icin de benzer bir genelleme yapmiyor muyuz? Firca darbeleri bir kesime hitap ediyor, Anna Karenina ise baska bir kesime. Kisisel olarak bakildiginda, eger kisi Anna Karenina'da daha az keyif duymussa ,sirf klasik olmasi Anna Karenina'yi daha degerli yapmiyor. Ancak kilit sozcuk `kisisel` Elbette biri yuzlerce yil sonra dahi hatirlanacak, digeri ise supheli.
Sahsen begeni kisinin ufku ve bilgisi ile alakali. Godot'yu beklerlerken sikintidan olmus,Ulysses de sayfalarca ciriinip bir sey anlamamis, Foucault Sarkacı'nda ise arkasindakibilgilerde kaybolup gitiim. Kapasitem yeterli olsaydi cok daha severdim elbette. Ancak `kisisel` kelimesi onemli dedim ya. Iste kisinin begenisini etkileyen yuzlerce farkli sey var. Bu nedenle bana cok normal geliyor 1 veya 10 vermek. Sanat elestirmeni degilim. Okurken aldigim keyfe ve bana kattigi seye bakiyorum.

10 yıl     
8 kişiden 8 kişi beğenmiş.

Tartışmanın tamamını okumadım ama konu '' şöyle kitapları neden okuyorsunuz ki zaten? ''e kadar gittiyse durum gerçekten vahim. "bulvar gazetelerinden hallice, fırça darbeli, gri tonlu" diye tabir ettiğiniz kitapları ben de okumuyorum ama okuyanlara da karışacak, '' neden bunları okuyorsunuz? '' diye soracak cüreti bulamıyorum kendimde. Bu soruyu soran okurun kitaplığına baksam eminim içinde benim asla okumayacağım bir sürü kitap vardır.

Gerçekten herkes oturup Dostoyevski okumak, Tolstoy'a ölüp bitmek zorunda değil. Okuyup anlamak zorunda da değil. işte bu '' bu kitabı nasıl beğenmezsin?? '' diye soranlar yüzünden okumamış, okusa da anlamamış ama her yerde '' Oğuz Atay süper yeaaa, Tutunamayanlar bir başka dostum '' diye gezinen tiplerle doldu. Herkes seçkin bir kitap okuru olmak zorunda da değil.

Oldu olacak Barış Manço'nun Adam Olacak Çocuk programındaki gibi her kitaba '' 10 puan ! 10 puan! 10 puan! '' deyip geçelim.

10 yıl     
0 kişiden 0 kişi beğenmiş.

@emel elif konuyu güzel bir şekilde açıklamışsınız. :D

10 yıl     
2 kişiden 2 kişi beğenmiş.

bir kitabın edebiyat çevrelerine kendini kanıtlamış veya yüzyıllar sonra hala okunur olması başka insanlar için nasıl bir ölçüt olabilir ben de bunu anlamıyorum. zamanında değer görmeyip kıymeti sonradan anlaşılan klasiklerden tutun da bestseller listelerinden indiği anda unutulan kitaplara kadar geniş bir yelpaze var ve kimse de "çıkıp bu zaten okunmaz, bu da bir klasiktir düşük puan verilmez" diyemez. madem öyle sadece eleştirmenler okusun kitapları? neden senin benim gibi insanlar okuyor ki zaten?

10 yıl     
1 kişiden 1 kişi beğenmiş.

emel elif size katılıyorum. Bir de denmez mi "Yüzyıllık Yalnızlık'ı adam beğenmemiş. Tabii beğenmez, beyni o kitabı anlayacak kadar gelişmiş değildir." Böyle yorumlarda duydum, okudum. Bu yorumlarda bulunanları da okur olarak değerlendirmiyorum.

10 yıl     
2 kişiden 0 kişi beğenmiş.

arkadaşlar ben kimseye neden o kitapları okuyorsunuz demedim ki, madem öyle düşünüyorsunuz neden okuyorsunuz dedim. bu ikisi farklı cümleler.
bence sadece tartışmak için konuşan insanlar var. kurduğum cümlelerin altında anlam aramanıza gerek yok.
"neden "bulvar gazetelerinden hallice, fırça darbeli, gri tonlu" diye tabir edebildiğiniz kitapları okuyorsunuz onu anlayamıyorum ki ben." bu cümlede o kitaplar okunmamalı mı yazıyor?
bir çok kişi Canan Tan'ı da aynı kategoriye koyuyor ama ben severek okuyorum. tabi ki zevkler farklı. benim beğenmediğimi, bir başkası beğenebilir.
pucca, ahmet batman, kahraman tazeoğlu bir çok yazar var herkes tarafından beğenilerek okunuyor ama bana hitap etmiyor ve bir kitabı bana hitap etmediyse, diğerlerini alıp okumam ama okuduğum kitabına da 1 vermem.
tabiki puanlama sisteminde 1 var, sakın 1 vermeyin kim dedi? ben bir soru sordum ve orada da nasıl bir verebiliyorsunuz dedim, soru buydu ve kişiye özel de sormadım, grupta kaç kişi var ama bir kaç kişi sürekli benim söylediğimin altında başka anlamlar arama telaşında. herkes özgür değil mi düşüncesinde, bence de 1'i hak etmez kitap.
sizce hak eder verirsiniz, ne ala ama ben hak etmiyor dediğim için benimle tuu kaka konumuna gelmenize gerek yok.
herkese mutlu günler.
umarım anlatabilmişimdir bu defa.

10 yıl     
2 kişiden 2 kişi beğenmiş.

@prettyelmayra okuyuş serüvenime ortaokul yıllarında başladım. Çok fazla okuyamamakla birlikte (ki bunun çok çeşitli sebepleri var, maddiyat, teşvik vs.) etrafıma göre okuyan biri sayılırıdım. O yılların ve o dönem çocukluğunun malum ihtiyaçları olan kitapları okudum. Lise yıllarıma geldiğimde kitap kategorim değişmişti. Malum insan lise döneminde kendini ispat, kapasite sorgulaması tarzı şeyler arıyor. Ve bu dönemde kişisel gelişim kitapları, romanları çok okunuyor. Çok iyi hatırlıyorum ben lisedeyken arkadaşımın üniversitede okuyan ablası okuduğum kitapları küçümsemiş, dudak bükmüştü. Ne yani, bunları mı okuyorsun dercesine okuma kültürümü sorgulamıştı. Haklıydı çünkü insan yaşının ve çevresinin verdiği yeni unsurları bünyesinde harmanladığında okuma zevki farklılaşıyordu. Eminim ki zamanında oda benim kaybolduğum sayfalarda yönünü bulmaya çalışıyordu.
Fakat insan böyledir işte, daha güzelini bulduğunu düşündüğü anda geçmişini birden unutur. Neyse. Zamanla farklı eğilimlerin etkisi ile okuyuş ihtiyacınız da değişiyor. Bir dönem ciddi roman okuyucusu oldum. Romalnarında kategorileri var elbet . Bazen aşırı derecede aşk, kimi zaman serüven, kimi zaman biyografi. Ama hepsi popüler kültürün etkisi ile en çok satanlar listelerinde görğdüğüm kitaplar. Kitap alacağım zaman en çok satanlara bakıp kitap aldığım çok oldu. Yada arkadaşlar arasında çok methedilen kitapları aldım. Bunların hepsi birer ihtiyaçtı. Bir inşaatın temeli nasıl oluşturulur?İşte okuduğum bütün kitaplar, sağlam bir okuyucu olmak için kurduğum inşaatın çimentosuna harç oldu.
Karşılaştırma yapmayı öğrendim. Okuduğum hiç bir kitabı neden okudum, zaman kaybettim, diye değerlendirmedim. Eğer okumasa idim mukayese yapamazdım. Mukayese beni daha güzeline sevk etti. Okuyucu aynı zamanda kaşiftir. Kendi dünyasının en kutsal bölgesini arayan bir kaşif. Düşünce dünyamızı oluşturan bu kutsallar mekanlar değil fikirlerdir, daha doğrusu fikirlerden inşa edilmiş şehirler yaratırız bu kitaplarla kendimize. İşte okuyucu okuma serüveni boyunca hep en kutsalını arar durur. Bunun için " bulvar gazetesi, fırça darbeli, gri tonlu şehirlerden geçer. En kutsalı bulabilmek adına en izbe yerleri görmeyi kabullenir. İşte bunun için okudum.
Lütfedip okuduysanız bin teşekkür

10 yıl     
0 kişiden 0 kişi beğenmiş.

@bilge çetin çok güzel anlatmışsınız, ben de ortaokul zamanında başladım, daha çok klasikleri okuyordum o yıllarda ama mesela Huzur Sokağı'nı da okumuştum. çok da beğendiğimi hatırlıyorum, şu an aynı şeyleri hissetmeyebilirim ama ben tamamen farklı bir şey anladım ya da bahsettim diyelim. insanın aldığı tatla ilgili bir durum, ben de kitap seçerken çok okunanlara bakıyorum, kimseyi de o kötü okumayın, aaa cahiller diye yargılamam. sadece sizin tırnak arasında anlatılan şekilde düşündüğünüz halde okuduğunuzu düşünmüştüm, eskiden okumuş olduğunuz aklıma gelmemişti. anlaşmış olduk sanırım. keyifli okumalar.

10 yıl     
0 kişiden 0 kişi beğenmiş.

@prettyelmayra düşündüğüm halde okuma kontenjanım her bir yazar için bir kitaptır. Kabul edersiniz ki önyargı hepimizin başının belası. Olumsuzu olumluya çevirmek manasında çok karşılaşmamakla birlikte (karşılaşma ümidimi kaybetmeden : ) ) olumluyu olumsuza çevirme manasında çokça karşılaştım. Karşılaştığım zaman da yazarla helaleşip bana müsade deyip uzaklaşıyorum : )

10 yıl     
Bu gruba katıl!
Grup Kütüphanesi
Tüm Gruplar