Bugün Irak olarak bilinen toprakların altında yatan zengin petrol yatakları XIX.yüzyılın sonlarında Osmanlı Sultanı II.Abdülhamid tarafından şahsi emlakına dahil edilmiştir. Osmanlı Devletinin parçalanması sonrasında kaybedilen devlet topraklarından farklı olarak, Musul ve Bağdat vilayetlerindeki bu kıymetli emlak-ı şahane Sultanın varisleri ile İngiltere arasında yakın tarihe kadar devam eden bir hukuk mücadelesinin konusu oldu.Elinizdeki kitap, ömrünü Osmanlı hanedanının bu haklı davasına adayan Bahaeddin Sami Beyin Batılı büyük devletler ve petrol şirketleri nezdinde bulunduğu sayısız teşebbüslerin belgelere dayalı hikayesidir. Sonuçta yirminci yüzyıl boyunca süren bu hukuk mücadelesi kazanılmamış, ne yazık ki güçlü haklıdır ilkesini bir kez daha doğrulamasının ötesine geçememiştir.
Bugün Irak olarak bilinen toprakların altında yatan zengin petrol yatakları XIX.yüzyılın sonlarında Osmanlı Sultanı II.Abdülhamid tarafından şahsi emlakına dahil edilmiştir. Osmanlı Devletinin parçalanması sonrasında kaybedilen devlet topraklarından farklı olarak, Musul ve Bağdat vilayetlerindeki bu kıymetli emlak-ı şahane Sultanın varisleri ile İngiltere arasında yakın tarihe kadar devam eden bir hukuk mücadelesinin konusu oldu.Elinizdeki kitap, ömrünü Osmanlı hanedanının bu haklı davasına adayan Bahaeddin Sami Beyin Batılı büyük devletler ve petrol şirketleri nezdinde bulunduğu sayısız teşebbüslerin belgelere dayalı hikayesidir. Sonuçta yirminci yüzyıl boyunca süren bu hukuk mücadelesi kazanılmamış, ne yazık ki güçlü haklıdır ilkesini bir kez daha doğrulamasının ötesine geçememiştir.