Halvetiye tarikatının bir kolu sayılan Güşeniyye tarikatından olan Muhyî-i Gülşenî XVI. yüzyılda Osmanlının zirvede olduğu bir dönemde yaşamıştır. XVI. yüzyılın zengin kültürel atmosferi içerisinde yetişen Gülşenî, dil ve ahlâk alanında yazdığı eserlerle döneminde haklı bir üne kavuşmuştur. Osmanlı döneminde, özellikle felsefî ahlâk denildiğinde neredeyse akla gelen ilk isim olan Kınalızade Ali Efendinin Ahlâk-ı Âlâîsi kadar felsefî ve sistemli olan, ve bugüne kadar dikkatlerden kaçan Gülşenînin Ahlâk-ı Kiram adlı eseri Osmanlı İslâm ahlâk kültürünün anlaşılması noktasında büyük bir öneme sahiptir.
Halvetiye tarikatının bir kolu sayılan Güşeniyye tarikatından olan Muhyî-i Gülşenî XVI. yüzyılda Osmanlının zirvede olduğu bir dönemde yaşamıştır. XVI. yüzyılın zengin kültürel atmosferi içerisinde yetişen Gülşenî, dil ve ahlâk alanında yazdığı eserlerle döneminde haklı bir üne kavuşmuştur. Osmanlı döneminde, özellikle felsefî ahlâk denildiğinde neredeyse akla gelen ilk isim olan Kınalızade Ali Efendinin Ahlâk-ı Âlâîsi kadar felsefî ve sistemli olan, ve bugüne kadar dikkatlerden kaçan Gülşenînin Ahlâk-ı Kiram adlı eseri Osmanlı İslâm ahlâk kültürünün anlaşılması noktasında büyük bir öneme sahiptir.