İyi bilin ki, Allah’ın dostlarına korku yoktur.Ve onlar üzülmeyecekler de.”
Yunus Süresi:62
Allah’ın lutfuna mazhar olmuş, yüce Mevla’nın ikramına nail olmuş insanların yolu nurlu ve huzurlu bir yoldur.Bu yola girenler manevi bir hazza ererler.Coşkun bir muhabbeti gönüllerine nakşederler.
Bu nurlu yolun talihli insanlarını sevmek, fikirlerini benimsemekte büyük bir nimettir.Allah Rasulü(s.a.v) Efendimiz’in müjdesine nailiyettir.
“Arifler, Salihler anıldığı zaman onların anıldığı yerlere rahmet iner.Allah’ın fazlı ve mağfireti yayılır.”
Bu hadis-i şerifin ışığında dillerimizi Salihlerin sözleriyle süslemek, kulaklarımızı menkıbeleriyle ziynetlendirmek, gönüllerimizi de sevgileriyle bereketlendirmek gayemiz olmalıdır.
İmam-ı Şarani hazretleri evliyaullahın menkıbelerini yazdığı dört ciltlik eserinin önsözünde diyor ki:
“Bu eseri okuduktan sonra, bir kimsenin içinde Allah yoluna koşmak arzusu doğmuyor ve içinde aşk ateşi parlamıyorsa…ölülerle o aynı seviyededir.”
Bunun için gönül sultanlarını, Hak aşıklarını sevmek, hayatlarından ibretler almak, sözlerinden feyizlenmek rahmete namzet olmaktır.
Onlar temiz bir soydan, pak bir boydan gelen, insanlara en güzel dersleri veren zatlardır.
İyi bilin ki, Allah’ın dostlarına korku yoktur.Ve onlar üzülmeyecekler de.”
Yunus Süresi:62
Allah’ın lutfuna mazhar olmuş, yüce Mevla’nın ikramına nail olmuş insanların yolu nurlu ve huzurlu bir yoldur.Bu yola girenler manevi bir hazza ererler.Coşkun bir muhabbeti gönüllerine nakşederler.
Bu nurlu yolun talihli insanlarını sevmek, fikirlerini benimsemekte büyük bir nimettir.Allah Rasulü(s.a.v) Efendimiz’in müjdesine nailiyettir.
“Arifler, Salihler anıldığı zaman onların anıldığı yerlere rahmet iner.Allah’ın fazlı ve mağfireti yayılır.”
Bu hadis-i şerifin ışığında dillerimizi Salihlerin sözleriyle süslemek, kulaklarımızı menkıbeleriyle ziynetlendirmek, gönüllerimizi de sevgileriyle bereketlendirmek gayemiz olmalıdır.
İmam-ı Şarani hazretleri evliyaullahın menkıbelerini yazdığı dört ciltlik eserinin önsözünde diyor ki:
“Bu eseri okuduktan sonra, bir kimsenin içinde Allah yoluna koşmak arzusu doğmuyor ve içinde aşk ateşi parlamıyorsa…ölülerle o aynı seviyededir.”
Bunun için gönül sultanlarını, Hak aşıklarını sevmek, hayatlarından ibretler almak, sözlerinden feyizlenmek rahmete namzet olmaktır.
Onlar temiz bir soydan, pak bir boydan gelen, insanlara en güzel dersleri veren zatlardır.