Bu kitabı okurken, lütfen hayalinizi de elinize alınız, tıpkı bir kamera gibi... Çünkü o zatı vazife başında görüp ziyaret edeceğiz. Haydi! Atın üstünüzden gaflet örtülerini, dalın mazinin derinliklerine... Bakın! Yüzlerce kişi arasında nasıl da seçiliyor... Nasıl bir güzellik, nasıl bir cazibe bu! Yaklaşıyoruz edeple... Sessizce giriyoruz huzura... Bak! Bir şeyleranlatıyor. Herkes pür dikkat onu dinliyor. Nefes dahi almıyorlar. Şimdi bak! Sokakta yürüyor, çocuklarla şakalaşıyor. Medine çarşısında denetim yapıyor. Şimdi de yabancı heyetleri kabul ediyor. Bu defa sefere çıkmış, devesinin üstünde yol alıyor. Bak ağlıyor, o rahmet deryası, gözlerinden inciler dökülüyor. Şimdi ise tebessümünden güller açıyor. Ve yüzünde öfke izi... Eliyle bir takım işaretler yapıyor. Bak! Mübarek elini birinin omzuna koydu, sırtını sıvazlıyor. Bir kadın ona yaklaşıp bir şeyler soruyor. Başı önde, ciddiyetle onu dinliyor ve cevaplıyor. Gelin! Asr-ı Saadet günlerine gidelim. Her olayın odak noktasında onu bulalım. Zamanın o en kutlu diliminde, nurlu hatıralardan oluşan sayfaların arasına dalalım. Gelin! Tefekkürü keyiflendirelim.
Bu kitabı okurken, lütfen hayalinizi de elinize alınız, tıpkı bir kamera gibi... Çünkü o zatı vazife başında görüp ziyaret edeceğiz. Haydi! Atın üstünüzden gaflet örtülerini, dalın mazinin derinliklerine... Bakın! Yüzlerce kişi arasında nasıl da seçiliyor... Nasıl bir güzellik, nasıl bir cazibe bu! Yaklaşıyoruz edeple... Sessizce giriyoruz huzura... Bak! Bir şeyleranlatıyor. Herkes pür dikkat onu dinliyor. Nefes dahi almıyorlar. Şimdi bak! Sokakta yürüyor, çocuklarla şakalaşıyor. Medine çarşısında denetim yapıyor. Şimdi de yabancı heyetleri kabul ediyor. Bu defa sefere çıkmış, devesinin üstünde yol alıyor. Bak ağlıyor, o rahmet deryası, gözlerinden inciler dökülüyor. Şimdi ise tebessümünden güller açıyor. Ve yüzünde öfke izi... Eliyle bir takım işaretler yapıyor. Bak! Mübarek elini birinin omzuna koydu, sırtını sıvazlıyor. Bir kadın ona yaklaşıp bir şeyler soruyor. Başı önde, ciddiyetle onu dinliyor ve cevaplıyor. Gelin! Asr-ı Saadet günlerine gidelim. Her olayın odak noktasında onu bulalım. Zamanın o en kutlu diliminde, nurlu hatıralardan oluşan sayfaların arasına dalalım. Gelin! Tefekkürü keyiflendirelim.
400 sayfa