Plantinganın, Tanrının varlığını kanıtlamak için ontolojik argümanı yeniden yorumlayarak savunmasının yanında, klasik teistik argümanları eleştirerek, Tanrı inancını temel inanç olarak görmesi ve herhangi bir argümanla temellendirilmese bile rasyonel bir inanç olarak kabul etmesi bugün Batılı felsefe çevrelerinin ilginç tartışma konuları arasındadır. Plantinganın ana düşüncesi, dinî inançların rasyonel olması için doğrulanmış başka inançlar tarafından desteklenmek ve onaylanmak zorunda olmadığı şeklindedir. Dinsel inançlar, onun deyimiyle temel inançlardır. İnsanoğlu herhangi bir delil ve kanıt tarafından desteklenmese bile temel olan bazı inançlara sahiptir. Plantinganın düşüncesine göre, bir kişi, dış dünyanın ve diğer insanların varlığı gibi temel doğrulara inanmak için kanıta gerek duymadığı gibi, rasyonel bir dinî inanca sahip olmak için de herhangi bir kanıta ve kanıtlamaya gereksinim duymak zorunda değildir.
Plantinganın, Tanrının varlığını kanıtlamak için ontolojik argümanı yeniden yorumlayarak savunmasının yanında, klasik teistik argümanları eleştirerek, Tanrı inancını temel inanç olarak görmesi ve herhangi bir argümanla temellendirilmese bile rasyonel bir inanç olarak kabul etmesi bugün Batılı felsefe çevrelerinin ilginç tartışma konuları arasındadır. Plantinganın ana düşüncesi, dinî inançların rasyonel olması için doğrulanmış başka inançlar tarafından desteklenmek ve onaylanmak zorunda olmadığı şeklindedir. Dinsel inançlar, onun deyimiyle temel inançlardır. İnsanoğlu herhangi bir delil ve kanıt tarafından desteklenmese bile temel olan bazı inançlara sahiptir. Plantinganın düşüncesine göre, bir kişi, dış dünyanın ve diğer insanların varlığı gibi temel doğrulara inanmak için kanıta gerek duymadığı gibi, rasyonel bir dinî inanca sahip olmak için de herhangi bir kanıta ve kanıtlamaya gereksinim duymak zorunda değildir.