Eski Şarkın muazzam imparatorluklar vücuda getiren büyük medeniyetlerinde hükümdarlar, insanlığın üstüne çıkarılarak Tanrılaştırılmıştır; yani bunlar ya Allahtır, ya Allahın oğludur yahut Allahın yeryüzünde vekilidir. Böyle bir telakkinin ne korkunç bir zulüm ve istibdat sistemi doğuracağı kolayca anlaşılır. Hâlbuki Yunan medeniyetinde, bunun tam zıddına olarak Allahların bile insanlaştırılmış olduğunu görüyoruz. İşte bu iki zıt telakkiden birincisi, fikri ve siyasi hayatta istibdadı, zulmü, tahakkümü, maddi ve manevi esirliği doğurduğu halde, ikincisi maddi ve manevi hürriyete, demokrasiye, serbest düşünceye, tenkide yol açmıştır.
Eski Şarkın muazzam imparatorluklar vücuda getiren büyük medeniyetlerinde hükümdarlar, insanlığın üstüne çıkarılarak Tanrılaştırılmıştır; yani bunlar ya Allahtır, ya Allahın oğludur yahut Allahın yeryüzünde vekilidir. Böyle bir telakkinin ne korkunç bir zulüm ve istibdat sistemi doğuracağı kolayca anlaşılır. Hâlbuki Yunan medeniyetinde, bunun tam zıddına olarak Allahların bile insanlaştırılmış olduğunu görüyoruz. İşte bu iki zıt telakkiden birincisi, fikri ve siyasi hayatta istibdadı, zulmü, tahakkümü, maddi ve manevi esirliği doğurduğu halde, ikincisi maddi ve manevi hürriyete, demokrasiye, serbest düşünceye, tenkide yol açmıştır.