İslam ın çağı, İslam ın uyanışı, yeniden İslam a gibi ifadeler, yalnızca onbeşinci hicri asra teklif edilen isimler değil, aynı zamanda İslam ın yeniden anlaşılmasının, yeni baştan keşfedilmesinin işaretidir. Bu keşif, bu anlayış ve yöneliş hareketi içinde İslam hukuku da nasibini almaya başlamıştır. Daha dün ölü hukuk içine itilmek için hususi bir gayret mevzuu olan İslam hukuku bugün, yalnız İslam dünyasında değil, bütün ilim dünyasında tetkik mevzuu haline gelmiş, canlı bir hukuk olarak mukayeseli araştırmalarda taraf olmuştur.Ülkemizde İslam hukuku öğretim ve araştırmaları takriben 1920-1950 yılları arasında bir fetret devri geçirmiştir. Bu devrede hemen bütün hukuk öğretimi Batı kaynaklı olduğu gibi, araştırmalar da bu çerçeve dışına nadiren çıkmıştır. 1950 den sonra Ankara İlahiyat Fakültesi nde yeniden öğretimi başlayan İslam hukuku 1960 lı yıllardan itibaren Yüksek İslam Enstitüleri nde okutulmuş, ayrıca önceleri tercüme, giderek telif çalışmalar neşriyat ve araştırma sahasında da yerini almaya başlamıştır. Bugün İslam hukuku sahasında yapılan yüksek dereceli ilmi çalışmalar, küçük bir kataloğu dolduracak kemiyete ulaşmıştır.Bizdeki İslam hukuku neşriyatı genellikle ya fıkhın -çoğu zaman- başarısız bir kopyasıdır, yahut da hukukun çeşitli branşlarına ait parça çalışmalarıdır. Bu ikinci nevi çalışmaların ve neşriyatın değeri büyük olmakla beraber İslam hukukunu, alışılan sistem içinde ve bir bütün olarak görmek isteyenlerin ihtiyaçları karşılanmamış kalmaktadır. Biz bu ihtiyacı karşılamak maksadıyla Mukayeseli İslam Hukuku ismini verdiğimiz bir kitap yazmaya başlamış ve bunun iki cildini neşretmiş bulunuyoruz. Üçüncü bir ciltle tamamlamayı umduğumuz bu kitap daha ziyade ilahiyat mensupları ile hukuk mesleği müntesiplerine hitap etmektedir. Umumi ve milli kültürün İslam hukuku ile zenginleştirmek ve tamamlamak isteyen Türk münevverlerinin sayısı gittikçe artmaktadır. Ensar Vakfı benden, bu ihtiyaca cevap verecek bir kitap yazmamı isteyince zevkle kabul ettim ve bu kitap kabulün meyvesi oldu .İslam hukukunu geniş hacmini ve zengin muhtevasını bir el kitabına sığdırmanın güçlüğü karşısında Giriş ve Amme Hukuku kısmını bir kitapta Hususi Hukuk kısmını da ikinci ve üçüncü kitapta vermeyi uygun bulduk. Tasnif bakımından Mukayeseli İslam Hukukunun sistemini kullandık. Ancak hemen işaret eldim ki, bu kitap onun basit bir özetinden ibaret değildir. Eskiden yazılmış olanlardan hareket edilmiş, fakat yeni baştan düşünülerek, araştırılarak yazılmıştır. Kaynak olarak kullandığımız ayetler metin içinde, hadisleri sayfaların altına verdik. Okuyucuya tanıtmak ve tavsiye etmek istediğimiz kaynakları ise bölümlerin sonlarına koyduk.Bu çalışmamız asırlar boyu ileri ve büyük devlerin -iç ve dış- hukuki münasebetlerini düzenlemiş olan büyük ve mukaddes bir hukuk sisteminin tanınmasına, ilgi çekmesine vesile olursa bahtiyar olacağız. ...
İslam ın çağı, İslam ın uyanışı, yeniden İslam a gibi ifadeler, yalnızca onbeşinci hicri asra teklif edilen isimler değil, aynı zamanda İslam ın yeniden anlaşılmasının, yeni baştan keşfedilmesinin işaretidir. Bu keşif, bu anlayış ve yöneliş hareketi içinde İslam hukuku da nasibini almaya başlamıştır. Daha dün ölü hukuk içine itilmek için hususi bir gayret mevzuu olan İslam hukuku bugün, yalnız İslam dünyasında değil, bütün ilim dünyasında tetkik mevzuu haline gelmiş, canlı bir hukuk olarak mukayeseli araştırmalarda taraf olmuştur.Ülkemizde İslam hukuku öğretim ve araştırmaları takriben 1920-1950 yılları arasında bir fetret devri geçirmiştir. Bu devrede hemen bütün hukuk öğretimi Batı kaynaklı olduğu gibi, araştırmalar da bu çerçeve dışına nadiren çıkmıştır. 1950 den sonra Ankara İlahiyat Fakültesi nde yeniden öğretimi başlayan İslam hukuku 1960 lı yıllardan itibaren Yüksek İslam Enstitüleri nde okutulmuş, ayrıca önceleri tercüme, giderek telif çalışmalar neşriyat ve araştırma sahasında da yerini almaya başlamıştır. Bugün İslam hukuku sahasında yapılan yüksek dereceli ilmi çalışmalar, küçük bir kataloğu dolduracak kemiyete ulaşmıştır.Bizdeki İslam hukuku neşriyatı genellikle ya fıkhın -çoğu zaman- başarısız bir kopyasıdır, yahut da hukukun çeşitli branşlarına ait parça çalışmalarıdır. Bu ikinci nevi çalışmaların ve neşriyatın değeri büyük olmakla beraber İslam hukukunu, alışılan sistem içinde ve bir bütün olarak görmek isteyenlerin ihtiyaçları karşılanmamış kalmaktadır. Biz bu... tümünü göster