Aşk geldiğinde, her şeyi bırakıp dolu dizgin peşinden koşmak mı gerek? Yoksa kendinle hesaplaşıp bu belayı savuşturmak mı? Peki o zaman o yaşanılan aşk mı? Bu kitaptaki kahramanlarımızın tümü masum…
O halde açık bir yara gibi durmadan kanayan acıların suçlusu kim?
Yoksa buradaki tek suç aşk mı?
Aşk bir suç mu?
“Birisini severken bir başka kişiye aşık olunur mu? Acaba beni sevmiyor da yalnızca basit ve geçici bir heyecan mı duyuyor? Heyecanı aşkla mı karıştırıyoruz? Nasıl anlayacağız peki duyduğumuz şeyin gerçek aşk olup olmadığını? Yoksa aşk bu mu yalnızca? Geçici bir heyecan…”
Aşk geldiğinde, her şeyi bırakıp dolu dizgin peşinden koşmak mı gerek? Yoksa kendinle hesaplaşıp bu belayı savuşturmak mı? Peki o zaman o yaşanılan aşk mı? Bu kitaptaki kahramanlarımızın tümü masum…
O halde açık bir yara gibi durmadan kanayan acıların suçlusu kim?
Yoksa buradaki tek suç aşk mı?
Aşk bir suç mu?
“Birisini severken bir başka kişiye aşık olunur mu? Acaba beni sevmiyor da yalnızca basit ve geçici bir heyecan mı duyuyor? Heyecanı aşkla mı karıştırıyoruz? Nasıl anlayacağız peki duyduğumuz şeyin gerçek aşk olup olmadığını? Yoksa aşk bu mu yalnızca? Geçici bir heyecan…”
Aşkı sadece şaraptan, sevişmekten, spagettiden, minnak minnak mum ışıklarından ibaret sanan aptal kadın bakış açısıyla yazılmış gereksiz bir kitap. Okuduktan sonra camdan fırlatmak istedim.
Karton Cilt, 18.Baskı, 232 sayfa
1Aralık2021 tarihinde, Doğan Yayınları tarafından yayınlandı