Bu kitabımda, Lozan Barış Antlaşmasının imzalanmasıyla, savaş alanından sonra diplomasi alanında da, başını dik tutan ve kendi ayakları üzerinde durabilen Türkiye Cumhuriyetinin, gelişmiş Batı dünyası karşısında kazandığı büyük zaferi, özellikle genç kuşaklara anlatmak istedim.Yeni Türkiye Cumhuriyeti Devletinin dış politikası, Osmanlı Devletinin dış politikasından tümüyle ayrı ilkeler üzerine oturtulmuş ve bu dış politikayı yürütecek olan diplomatlar da, Osmanlı zihniyetine sahip olmayan kişiler arasından yine bizzat Atatürk tarafından seçilmişti. Başka bir deyimle, yeni Türk Devletinin diplomatları, Osmanlı diplomatları gibi Avrupa devlet adamlarının karşısına boynu bükük olarak çıkmayacak, onların her dediğine evet demeyecek ve onların her isteğine boyun eğmeyecekti. Bu, Atatürkün diplomasisinde öngördüğü en temel ilke olmuştu.Mucizevî bir dönem olarak nitelendirdiğim bu olağanüstü dönemin dış politikasını ve diplomasisini yazarken, yüzümde hep bir gülümseme, gözlerimde bir ışıltı, yüreğimde de Atatürke büyük bir sevgi ve minnet duygusu vardı.Doç. Dr. Hüner Tuncer
Bu kitabımda, Lozan Barış Antlaşmasının imzalanmasıyla, savaş alanından sonra diplomasi alanında da, başını dik tutan ve kendi ayakları üzerinde durabilen Türkiye Cumhuriyetinin, gelişmiş Batı dünyası karşısında kazandığı büyük zaferi, özellikle genç kuşaklara anlatmak istedim.Yeni Türkiye Cumhuriyeti Devletinin dış politikası, Osmanlı Devletinin dış politikasından tümüyle ayrı ilkeler üzerine oturtulmuş ve bu dış politikayı yürütecek olan diplomatlar da, Osmanlı zihniyetine sahip olmayan kişiler arasından yine bizzat Atatürk tarafından seçilmişti. Başka bir deyimle, yeni Türk Devletinin diplomatları, Osmanlı diplomatları gibi Avrupa devlet adamlarının karşısına boynu bükük olarak çıkmayacak, onların her dediğine evet demeyecek ve onların her isteğine boyun eğmeyecekti. Bu, Atatürkün diplomasisinde öngördüğü en temel ilke olmuştu.Mucizevî bir dönem olarak nitelendirdiğim bu olağanüstü dönemin dış politikasını ve diplomasisini yazarken, yüzümde hep bir gülümseme, gözlerimde bir ışıltı, yüreğimde de Atatürke büyük bir sevgi ve minnet duygusu vardı.Doç. Dr. Hüner Tuncer