1970 yılında Mısır Devlet Başkanı Nasır'ın ölümünden sonra başa geçen Enver Sedat, 1973 yılındaki Arap- İsrail Savaşı'nda Sina'yı geri alarak gösterdiği başarının ardından İnfitah denilen açık kapı politikasını uygulamaya koymuştu. Devlet kurumları özelleştirilmiş, Mısır piyasası Batı'ya kapılarını açmıştı. 1981'de, zaferinin yıldönümü kutlamalarının yapıldığı gün, askeri birliklerin geçit töreni sırasında Sedat, köktendinci olduğu sonradan anlaşılan üniformalı biri tarafından vurulur. Mahfuz'un bu suikasttan birkaç yıl sonra yazdığı bu kısa roman, sadece Başkanın son gününü işlemekle kalmıyor, Elvan ile Randa'nın, Mısır'ın orta sınıfından iki genç nişanlının zor zamanlarda yaşanan aşkını da anlatıyor. Mahfuz'un, bir aşk hikâyesinin fonunda ülkesinin geçirdiği dramatik bir dönemi başarıyla işlediği romanda, Başkanın öldürülmesi, o gün işlenen tek cinayet olarak kalmayacak, iki gencin hayatları bir başka ölümle birlikte beklenmedik bir yöne sapacaktır.
1970 yılında Mısır Devlet Başkanı Nasır'ın ölümünden sonra başa geçen Enver Sedat, 1973 yılındaki Arap- İsrail Savaşı'nda Sina'yı geri alarak gösterdiği başarının ardından İnfitah denilen açık kapı politikasını uygulamaya koymuştu. Devlet kurumları özelleştirilmiş, Mısır piyasası Batı'ya kapılarını açmıştı. 1981'de, zaferinin yıldönümü kutlamalarının yapıldığı gün, askeri birliklerin geçit töreni sırasında Sedat, köktendinci olduğu sonradan anlaşılan üniformalı biri tarafından vurulur. Mahfuz'un bu suikasttan birkaç yıl sonra yazdığı bu kısa roman, sadece Başkanın son gününü işlemekle kalmıyor, Elvan ile Randa'nın, Mısır'ın orta sınıfından iki genç nişanlının zor zamanlarda yaşanan aşkını da anlatıyor. Mahfuz'un, bir aşk hikâyesinin fonunda ülkesinin geçirdiği dramatik bir dönemi başarıyla işlediği romanda, Başkanın öldürülmesi, o gün işlenen tek cinayet olarak kalmayacak, iki gencin hayatları bir başka ölümle birlikte beklenmedik bir yöne sapacaktır.
Şimdiye kadar neden okumamışım Necib Mahfuz'u? Öyle pişmanlık duydum ki... Bu kadar mı güzel betimleme yapılır? Kısacık cümlelere bu kadar mı güzel anlam yüklenir...
Kitabı çokta doyurucu bulduğumu söyleyemem. Çevirmenin kitapla ilgili yorum yapmasını.Kitaptaki karakterlere dair bu karakterle şu kişi arasında bir bağ kurma yanılgısına düşmeyin demesini de yadırgadım. Çeviride hikayeyi kimin ağzından anlattığına dair ikileme düşüyorsunuz. Dedenin eskiden devrimci olduğu izlenimi yaratılırken dedenin bir anda dindar bir adam ve her şeye umutla iyi yönünden bakan biri olarak okuyucuya sunulması. Elvanın idealist doğruyu arayan biri olduğu izlenimi yaratılırken bir anda bambaşka biri olarak okuyucuya sunulması sonra yeniden idealist doğruyu, hakikati arayan biri olarak karşımıza çıkması ve sonunda cinayet işlemesi...
Beğenerek okudum. Necib Mahfuz'un sıradan hikayeleri kendine has, sade, kaliteli bi dille anlatması çok hoşuma gidiyor. Her kitabında Mısır tarihinden olaylara değinse de kitap sadece bu çerçevede ilerlemiyor.
mısır ve devrim denilince aklıma gelen ilk yazar olan necip mahfuz harika bir coğrafya analizi yaptığı bu kitabıyla harmanladığı iki aşıgin inanılmaz hikayesi b
bir solukta okudum.
Karton Cilt, 1. baskı, 104 sayfa
2010 tarihinde, Kırmızı Kedi Yayınevi tarafından yayınlandı