Kitabın içinde, on iki yıllık siyasal göçmenliğime ilişkin epey ipucu, epey ayrıntı var. Keza Almanyada Frankfurt gibi bir finans metropolünde taksi süren bir göçmenin ruh hali de kitabın çeşitli bölümlerine yansıyor. Aradan yıllar geçti. Hâlâ Frankfurtun sokaklarını ezbere biliyorum. Hangi sokağın tek yönlü olduğunu, hangi sokakta numaraların nerede başladığını ve aşağı yukarı kaçta bittiğini biliyorum. Yaşamda bir daha hiç kullanmayacağım bir sürü çöp bilgi belleğimde hâlâ canlı ve silinmiyor. Sizin açınızdan elinizdeki kitap, kolay okunan, kimi kederli, çoğu eğlenceli anılardan ibaret. Yazar açısından ise çok zorlu, çok boğucu on iki yıllık siyasal göçmenlik yaşamının yarısını kapsayan bir anılar demeti.12 Eylül darbesine Almanyada, bir otel odasında yakalanan, tam on iki yıl boyunca Türkiyeye dönemeyen ve siyasal sürgün olarak yaşadığı bu dönemin altı yılını, geçimini sağlayabilmek amacıyla, Frankfurtta taksi şoförlüğü yaparak geçiren gazeteci, tiyatrocu, oyun yazarı, radyocu Aydın Engin, sürgün döneminin bitiminde, Türkiyeye dönüşte, unutulmaz günlerini acı-tatlı anılarıyla kitaplaştırmıştı. Aydın Enginin yazgısını paylaşan başkaları da vardı mutlaka, belki onun yazdıkları pek çok siyasal sürgünün de yazgısıydı. Yeniden elden geçirdiği ve mizahının altında buruk bir keder de barındıran anılar, bulunduğu ortama uyum göstermeye çalışırken, dünyaya iyimser gözlükle bakmayı unutmayan bir aydının yaşamından renkli bir kesit.
Kitabın içinde, on iki yıllık siyasal göçmenliğime ilişkin epey ipucu, epey ayrıntı var. Keza Almanyada Frankfurt gibi bir finans metropolünde taksi süren bir göçmenin ruh hali de kitabın çeşitli bölümlerine yansıyor. Aradan yıllar geçti. Hâlâ Frankfurtun sokaklarını ezbere biliyorum. Hangi sokağın tek yönlü olduğunu, hangi sokakta numaraların nerede başladığını ve aşağı yukarı kaçta bittiğini biliyorum. Yaşamda bir daha hiç kullanmayacağım bir sürü çöp bilgi belleğimde hâlâ canlı ve silinmiyor. Sizin açınızdan elinizdeki kitap, kolay okunan, kimi kederli, çoğu eğlenceli anılardan ibaret. Yazar açısından ise çok zorlu, çok boğucu on iki yıllık siyasal göçmenlik yaşamının yarısını kapsayan bir anılar demeti.12 Eylül darbesine Almanyada, bir otel odasında yakalanan, tam on iki yıl boyunca Türkiyeye dönemeyen ve siyasal sürgün olarak yaşadığı bu dönemin altı yılını, geçimini sağlayabilmek amacıyla, Frankfurtta taksi şoförlüğü yaparak geçiren gazeteci, tiyatrocu, oyun yazarı, radyocu Aydın Engin, sürgün döneminin bitiminde, Türkiyeye dönüşte, unutulmaz günlerini acı-tatlı anılarıyla kitaplaştırmıştı. Aydın Enginin yazgısını paylaşan başkaları da vardı mutlaka, belki onun yazdıkları pek çok siyasal sürgünün de yazgısıydı. Yeniden elden geçirdiği ve mizahının altında buruk bir keder de barındıran anılar, bulunduğu ortama uyum göstermeye çalışırken, dünyaya iyimser gözlükle bakmayı unutmayan bir aydının yaşamından renkli bir kesit.