“İnsanlar onu soracaklardı, ne diyecekti onlara? Onu, yetmiş yaşındaki bu adamı, tanıtmak zorunda kalacaktı: ‘Bu sabah doğan oğlum.' Sonra da yaşlı adam battaniyesine sarınacak ve hareketli mağazaların, köle pazarının —bir an oğlunun zenci olmasını dilemişti.Lüks evlerin olduğu bölgenin, huzurevinin yanından geçerken ağır ağır yürüyeceklerdi yaşlı adamla…”
F. Scott Fitzgerald'ın ölümsüz eseri, dünyaya gözlerini yaşlı bir adam olarak açan Benjamin Button'ın “gençleşerek” evrilen yaşamının bir portresini sunuyor. Fitzgerald, kendi deyişiyle tüm tanrıların öldüğü, tüm savaşların gerçekleştiği ve insanın içindeki tüm inancın yerle bir edildiği bir çağda kaleme aldığı bu hikâyeyle Amerika'nın kayıp kuşağını canlı bir biçimde betimliyor. Geçtiğimiz yüzyılın ilk yıllarının Amerikan taşrasındaki etkilerini de gözden kaçırmadan, bir toplumun hayal kırıklıkları ve umutlarını başarılı bir biçimde harmanlıyor.
“İnsanlar onu soracaklardı, ne diyecekti onlara? Onu, yetmiş yaşındaki bu adamı, tanıtmak zorunda kalacaktı: ‘Bu sabah doğan oğlum.' Sonra da yaşlı adam battaniyesine sarınacak ve hareketli mağazaların, köle pazarının —bir an oğlunun zenci olmasını dilemişti.Lüks evlerin olduğu bölgenin, huzurevinin yanından geçerken ağır ağır yürüyeceklerdi yaşlı adamla…”
F. Scott Fitzgerald'ın ölümsüz eseri, dünyaya gözlerini yaşlı bir adam olarak açan Benjamin Button'ın “gençleşerek” evrilen yaşamının bir portresini sunuyor. Fitzgerald, kendi deyişiyle tüm tanrıların öldüğü, tüm savaşların gerçekleştiği ve insanın içindeki tüm inancın yerle bir edildiği bir çağda kaleme aldığı bu hikâyeyle Amerika'nın kayıp kuşağını canlı bir biçimde betimliyor. Geçtiğimiz yüzyılın ilk yıllarının Amerikan taşrasındaki etkilerini de gözden kaçırmadan, bir toplumun hayal kırıklıkları ve umutlarını başarılı bir biçimde harmanlıyor.
Yıllar önce sinema filmini izlemiştim, ama kitabını okumuş olmak için ve orjinalini bilmek için okudum. Her ne kadar bu okuduğum kitap biraz özet olacak kadar kısa olsa da İyi ki de okumuşum, çünkü filmi ile hiç alakası yok. Ana konu sadece aynı yani, Bebeğin yaşlı bir adam görünümünde doğup yaşlandıkça aslında gençleştiği. Ancak olay örgüsü ve olay akışı tamamen diyecek kadar farklı. Aynı zamanda kitapta Buz Sarayı adlı ikinci bir hikaye de yer alıyor. İlgilenenlere tavsiye ederim.
Hayat, normal seyrinde bile başlı başına zorken tersten yaşamak nasıldır dersiniz?
http://www.kontesce.com/2013/05/benjamin-buttonn-tuhaf-hikayesi-f-scott.html
Filminin çekilmesi sırasında alıp okumuştum. Çok ilgi çekici bir eser. Kitap filmden bir çok yönden farklı. Çok ince ve okunması kolay bir kitap. Okumayanlara tavsiye ederim.
Çok kötü bir kitap bence.. filmi çok daha güzel olmuş :)
Yine filmden ötürü sevdiğim kitaplardan biri sanırım..
Ciltsiz, 60 sayfa
2014 tarihinde, Aylak Adam Yayınları tarafından yayınlandı