Yaprakları sararmış eski bir günlük ortaya çıkıveriyor. Günlüğü bulan İrem Ela Yıldızeli, sahibi ise Dr. Osman Şevki Uludağ... İremin büyükdedesi. Babaannenin evinden çıkan günlüğün devamı geliyor. Tozlu kutular, notalar, tarihin sayfaları arasında kaybolmuş yazılar, dergiler, fotoğraflar, pek çok mesele için yazılmış mektuplar...Sonra hepsinin arasından musıki ile ilgili kısımlarının bir araya gelişiyle ortaya çıkan bir kitap...Diliyle ve imlasıyla o zamana ait.Zaman, Cumhuriyetin ilk yılları... Musiki adamı, yazar, siyaset adamı, tıp doktoru, tıp tarihçisi Dr. Osman Şevki Uludağ dönemin en hararetli tartışmalarını başlatıyor. Temelinde, musikimizi kendi kültürümüzü koruyarak, medeniyet dediğimiz şeyin üst sınırlarına çıkarmak...Bilinmelidir ki medeniyetin de milliyeti vardır. Millî olmıyan bir medeniyet milletin malı değildir. Kökü bizde olmayan musiki de bizim musikimiz olamaz. O, yeniden yeremeğe ve yeni meyveler vermeğe müsaiddir. Hattâ buna hasret kalmıştır.Dr. Osman Şevki Uludağ
Yaprakları sararmış eski bir günlük ortaya çıkıveriyor. Günlüğü bulan İrem Ela Yıldızeli, sahibi ise Dr. Osman Şevki Uludağ... İremin büyükdedesi. Babaannenin evinden çıkan günlüğün devamı geliyor. Tozlu kutular, notalar, tarihin sayfaları arasında kaybolmuş yazılar, dergiler, fotoğraflar, pek çok mesele için yazılmış mektuplar...Sonra hepsinin arasından musıki ile ilgili kısımlarının bir araya gelişiyle ortaya çıkan bir kitap...Diliyle ve imlasıyla o zamana ait.Zaman, Cumhuriyetin ilk yılları... Musiki adamı, yazar, siyaset adamı, tıp doktoru, tıp tarihçisi Dr. Osman Şevki Uludağ dönemin en hararetli tartışmalarını başlatıyor. Temelinde, musikimizi kendi kültürümüzü koruyarak, medeniyet dediğimiz şeyin üst sınırlarına çıkarmak...Bilinmelidir ki medeniyetin de milliyeti vardır. Millî olmıyan bir medeniyet milletin malı değildir. Kökü bizde olmayan musiki de bizim musikimiz olamaz. O, yeniden yeremeğe ve yeni meyveler vermeğe müsaiddir. Hattâ buna hasret kalmıştır.Dr. Osman Şevki Uludağ