Küreselleşme bazıları için yeni bir barış ve demokratikleşme çağını açacak sihirli bir sözcük. Bazıları içinse Amerikanın ekonomik ve siyasal egemenliğinde türdeşleşmiş bir dünyayı akla getiriyor. Bu kitap kendini küreselleşme sürecinin yol açtığı kültürel boyutla sınırlıyor. Gelişen bir küresel kültür gerçekten var ve bu kültür gerek kökeni, gerek içeriği açısından ABD ağırlıklı. Yükselen küresel kültür hem elit, hem de popüler araçlarla yayılıyor. İş ve siyaset dünyası liderlerinin kültürü, aydınların kültürü ve popüler kültür hızla değişiyor. İnançlar, değerler, yaşam tarzları dönüşüyor. Dünyanın her köşesini etkileyen bir kültürel deprem tablosuyla karşı karşıyayız. Bu depreme gösterilen tepkiler de farklı. Bazı insanlar kaygısız biçimde olayı kabul ediyor.Bazıları ise militan bir tutumla küreselleşmeyi reddetmeye çalışıyor ve bunu kâh din, kâh milliyetçilik bayrağı altında yapıyor. Küreselleşmeye karşı tavır almanın küresel ekonomiden dışlanma sonucunu vereceğini gören bazı ülkeler küresel ekonomiye katılmayı ama küresel kültüre direnmeyi bağdaştırmaya çalışıyor. Bu başarılması zor bir denge gösterisi.Bir Küre Bin Bir Küreselleşme Boston Üniversitesi gözetiminde Şili, Japonya, Çin, Güney Afrika, Almanya, Macaristan, Tayvan, Hindistan, ABD ve Türkiyede yürütülen üç yıllık bir çalışmanın ürünü. Türkiyeden Ergun Özbudun ve Fuat Keyman Türkiyede Kültürel Küreselleşme adlı makaleyle çalışmaya katılıyor. Bir Küre Bin Bir Küreselleşme çağımızın belki de en önemli konusunun, gelişmekte olan dünya kadar Batıyı da değiştirmekte olan bir olgunun kavranmasına yardımcı olacak analitik, ilginç ve düşündürücü bir kitap. Kitabın editörlerinden Profesör Peter L. Berger Boston Üniversitesinde öğretim üyesi ve Ekonomik Kültür Araştırmaları Enstitüsünün yöneticisi, Profesör Samuel P. Huntington ise Harvard Üniversitesinde öğretim üyesi, Harvard Uluslararası ve Alan Araştırmaları Akademisi Başkanı.
Küreselleşme bazıları için yeni bir barış ve demokratikleşme çağını açacak sihirli bir sözcük. Bazıları içinse Amerikanın ekonomik ve siyasal egemenliğinde türdeşleşmiş bir dünyayı akla getiriyor. Bu kitap kendini küreselleşme sürecinin yol açtığı kültürel boyutla sınırlıyor. Gelişen bir küresel kültür gerçekten var ve bu kültür gerek kökeni, gerek içeriği açısından ABD ağırlıklı. Yükselen küresel kültür hem elit, hem de popüler araçlarla yayılıyor. İş ve siyaset dünyası liderlerinin kültürü, aydınların kültürü ve popüler kültür hızla değişiyor. İnançlar, değerler, yaşam tarzları dönüşüyor. Dünyanın her köşesini etkileyen bir kültürel deprem tablosuyla karşı karşıyayız. Bu depreme gösterilen tepkiler de farklı. Bazı insanlar kaygısız biçimde olayı kabul ediyor.Bazıları ise militan bir tutumla küreselleşmeyi reddetmeye çalışıyor ve bunu kâh din, kâh milliyetçilik bayrağı altında yapıyor. Küreselleşmeye karşı tavır almanın küresel ekonomiden dışlanma sonucunu vereceğini gören bazı ülkeler küresel ekonomiye katılmayı ama küresel kültüre direnmeyi bağdaştırmaya çalışıyor. Bu başarılması zor bir denge gösterisi.Bir Küre Bin Bir Küreselleşme Boston Üniversitesi gözetiminde Şili, Japonya, Çin, Güney Afrika, Almanya, Macaristan, Tayvan, Hindistan, ABD ve Türkiyede yürütülen üç yıllık bir çalışmanın ürünü. Türkiyeden Ergun Özbudun ve Fuat Keyman Türkiyede Kültürel Küreselleşme adlı makaleyle çalışmaya katılıyor. Bir Küre Bin Bir Küreselleşme çağımızın belki de en önemli konusunun, gel... tümünü göster