Türkiyede toplumsal olaylar edebiyata çoğu zaman gerçekçi bir biçimde girmiş, olağanüstü dönemlerin tarihi belki en doğru biçimde roman ve öyküde yazılmıştır. Çünkü edebiyat bireysel gözlemleri aktarır, baskı dönemlerinin yaratıcı bireyde yarattığı yıkım bu yüzden yepyeni üretimlere yol açar. Bugüne kadar 12 Eylül askerî darbesi üzerine edebiyatımızın birikimini yansıtan derli toplu bir çalışma yapılmadı. Öykücülerimizin o dönemde, içeride, dışarıda ve darbe sonrasında yaşananları yazdığı öyküleri bir araya getirmek, bu korkunç baskı dönemini nedenleri ve sonuçlarıyla bir süreç olarak ortaya koymak düşüncesi işte bu kaynak yetersizliğinden doğdu. Hürriyet Yaşarın titiz çalışması sonucu ortaya çıkan Bir Tersine Yürüyüş: 12 Eylül Öyküleri, öncelikle bir hatırlama. O günleri görmemiş gençler içinse yakın tarihi öyküler yoluyla okuma fırsatı.
Türkiyede toplumsal olaylar edebiyata çoğu zaman gerçekçi bir biçimde girmiş, olağanüstü dönemlerin tarihi belki en doğru biçimde roman ve öyküde yazılmıştır. Çünkü edebiyat bireysel gözlemleri aktarır, baskı dönemlerinin yaratıcı bireyde yarattığı yıkım bu yüzden yepyeni üretimlere yol açar. Bugüne kadar 12 Eylül askerî darbesi üzerine edebiyatımızın birikimini yansıtan derli toplu bir çalışma yapılmadı. Öykücülerimizin o dönemde, içeride, dışarıda ve darbe sonrasında yaşananları yazdığı öyküleri bir araya getirmek, bu korkunç baskı dönemini nedenleri ve sonuçlarıyla bir süreç olarak ortaya koymak düşüncesi işte bu kaynak yetersizliğinden doğdu. Hürriyet Yaşarın titiz çalışması sonucu ortaya çıkan Bir Tersine Yürüyüş: 12 Eylül Öyküleri, öncelikle bir hatırlama. O günleri görmemiş gençler içinse yakın tarihi öyküler yoluyla okuma fırsatı.