2002 yılının baharında, Bush dünya kamuoyunu Iraka karşı planladığı saldırıya hazırlamaya çalışırken, bütün dünyada güçlü bir savaş karşıtı hareket ortaya çıktı. Böyle bir şey dünya tarihinde ilk kez oluyordu. İlk kez, henüz savaş fiilen başlamadan küresel çapta savaş karşıtı bir hareket yükseliyor, savaşı engellemek istiyordu.Türkiyede de, örgütlü olsun bağımsız bireyler olsun, başlangıçta sayıları az olan bir grup insan, savaş gerekçelerinin sahteliğini daha ilk andan fark ederek, kararlı bir şekilde Savaşa Hayır dediler ve geniş bir kampanya örgütlemeye giriştiler. Yıl boyunca kendi gündelik hayatlarını askıya alıp savaşı engellemek için var güçleriyle birşeyler yapmaya çalıştılar. Yaptılar da: Özellikle 1 Aralık 2002 mitinginden sonra bir kartopu etkisi ortaya çıktı. Savaş karşıtı sağduyu bütün Türkiyeye yayıldı. Sonuçta Türkiye savaşa dahil olmadı, komşusunun topraklarına girmedi, kendi topraklarının doğrudan kullanılmasına izin vermeyerek ABDnin savaşına aracılık etme durumuna düşmedi.Savaş karşıtlığının bu başarısı, içte ve dışta, Türkiye toplumunun hiçbir konuda ses çıkarma yeteneği olmadığı şeklindeki önyargıyı sarstı. Demokratik dünya kamuoyunda Türkiyeye sevgi ve inanç duyulmasını sağladı. Muhalefet hareketlerinin kendi aralarındaki didişmeleri bir kenara bırakıp ortak bir amaç için bir araya gelebileceklerini gösterdi. Savaştan güç, kâr ve kariyer uman kesimlerin kimliğini deşifre etti, heveslerinin önünü tıkadı.Bu kitapta o yılın öyküsünü, kampanya için yoğun olarak çalışmış aktivistlerden birinden, Şenol Karakaştan okuyacaksınız. Savaş karşıtı kampanyayı bugün tüm renkleriyle, tüm canlılığıyla görebilmemizi ise, Türkiyenin her köşesine yetişerek hayatını sokaktaki insanların maceralarını belgelemeye vakfeden Ali Özün fotoğraflarına borçluyuz.
2002 yılının baharında, Bush dünya kamuoyunu Iraka karşı planladığı saldırıya hazırlamaya çalışırken, bütün dünyada güçlü bir savaş karşıtı hareket ortaya çıktı. Böyle bir şey dünya tarihinde ilk kez oluyordu. İlk kez, henüz savaş fiilen başlamadan küresel çapta savaş karşıtı bir hareket yükseliyor, savaşı engellemek istiyordu.Türkiyede de, örgütlü olsun bağımsız bireyler olsun, başlangıçta sayıları az olan bir grup insan, savaş gerekçelerinin sahteliğini daha ilk andan fark ederek, kararlı bir şekilde Savaşa Hayır dediler ve geniş bir kampanya örgütlemeye giriştiler. Yıl boyunca kendi gündelik hayatlarını askıya alıp savaşı engellemek için var güçleriyle birşeyler yapmaya çalıştılar. Yaptılar da: Özellikle 1 Aralık 2002 mitinginden sonra bir kartopu etkisi ortaya çıktı. Savaş karşıtı sağduyu bütün Türkiyeye yayıldı. Sonuçta Türkiye savaşa dahil olmadı, komşusunun topraklarına girmedi, kendi topraklarının doğrudan kullanılmasına izin vermeyerek ABDnin savaşına aracılık etme durumuna düşmedi.Savaş karşıtlığının bu başarısı, içte ve dışta, Türkiye toplumunun hiçbir konuda ses çıkarma yeteneği olmadığı şeklindeki önyargıyı sarstı. Demokratik dünya kamuoyunda Türkiyeye sevgi ve inanç duyulmasını sağladı. Muhalefet hareketlerinin kendi aralarındaki didişmeleri bir kenara bırakıp ortak bir amaç için bir araya gelebileceklerini gösterdi. Savaştan güç, kâr ve kariyer uman kesimlerin kimliğini deşifre etti, heveslerinin önünü tıkadı.Bu kitapta o yılın öyküsünü, kampanya için yoğun ola... tümünü göster