Yaşamını anlattığım Bizim Çakır, Bir ihtilalci; İrfan Çelik.Anadolu Bozkırında Yozgatlı Yörük bir ailenin erkek evladı olarak 1950 yılında başladığı yaşam yürüyüşünü, 30 yaşında, Davutpaşa Askeri Tutukevinde, 12 eylülden sadece iki gün sonra, 14 Eylülde bitirdi. 30 yıllık yaşamını yazılmaya değer kılan neydi? Bu hayat; yirmisinden başlayarak emekçilere, ezilenlere, özgürlüğe, devrime ve sosyalizm özlemine adanmıştı. Öğrenciyken başladığı mücadeleci hayatı, işçilerin, yoksul ve topraksız köylülerin, Filistin ve Kürt halkının yanında; mitingler, boykotlar, grev ve gösterilerde, gerilla eylemlerinde, toplantılarda geçmişti. Nihayet böyle bir hayatı seçenlerin doğal kaderi onu da bulmuş; hayatı işkencede, zindanda mahkemede sürmüş; en sonunda boynuna geçmiş bir ip ilmiğinde sonlanmıştı. Hayatıyla, kavgasıyla, sevdasıyla; mücadeleci kişiliğiyle, erdemleriyle; ölümüyle bizimdi, Bizim Çakır... Genç kuşakların, ondan öğreneceği çok şey olduğuna inanıyorum.
Yaşamını anlattığım Bizim Çakır, Bir ihtilalci; İrfan Çelik.Anadolu Bozkırında Yozgatlı Yörük bir ailenin erkek evladı olarak 1950 yılında başladığı yaşam yürüyüşünü, 30 yaşında, Davutpaşa Askeri Tutukevinde, 12 eylülden sadece iki gün sonra, 14 Eylülde bitirdi. 30 yıllık yaşamını yazılmaya değer kılan neydi? Bu hayat; yirmisinden başlayarak emekçilere, ezilenlere, özgürlüğe, devrime ve sosyalizm özlemine adanmıştı. Öğrenciyken başladığı mücadeleci hayatı, işçilerin, yoksul ve topraksız köylülerin, Filistin ve Kürt halkının yanında; mitingler, boykotlar, grev ve gösterilerde, gerilla eylemlerinde, toplantılarda geçmişti. Nihayet böyle bir hayatı seçenlerin doğal kaderi onu da bulmuş; hayatı işkencede, zindanda mahkemede sürmüş; en sonunda boynuna geçmiş bir ip ilmiğinde sonlanmıştı. Hayatıyla, kavgasıyla, sevdasıyla; mücadeleci kişiliğiyle, erdemleriyle; ölümüyle bizimdi, Bizim Çakır... Genç kuşakların, ondan öğreneceği çok şey olduğuna inanıyorum.