Bu kitap, bir Boğaziçi târihi değildir. Belki Türk idâre ve târihindeki Boğaziçinin hâfızasından alınmış bâzı çizgilerden ibârettir diyen yazar Boğaziçi semtlerinin hikâyesini anlatırken bizi mâzi, hâl ve gelecek arasından bir seyâhate çıkarır. Kültür değerlerimiz ve içtimâî târihimizin acı ve tatlı hâtıraları yılların pencerelerinden bir ibret levhası olarak önümüze açılır.
Bu kitap, bir Boğaziçi târihi değildir. Belki Türk idâre ve târihindeki Boğaziçinin hâfızasından alınmış bâzı çizgilerden ibârettir diyen yazar Boğaziçi semtlerinin hikâyesini anlatırken bizi mâzi, hâl ve gelecek arasından bir seyâhate çıkarır. Kültür değerlerimiz ve içtimâî târihimizin acı ve tatlı hâtıraları yılların pencerelerinden bir ibret levhası olarak önümüze açılır.
483 sayfa