Yayınevimiz Tropikal Gece, Bu Sayfaları Okuyana Sonsuz Lânet, Rita Hayworthun İhaneti ve Örümcek Kadının Öpücüğü (roman ve oyun) adlı kitaplarından sonra Manuel Puigin Buenos Aires Macerasını yayımlıyor. Manuel Puig (1932-1991) Arjantin pampalarında küçük bir kasabada doğdu. Felsefe okudu. İtalyan Enstitüsünün bursunu kazanarak Romada Cinecittada film yönetmenliği eğitimi gördü. İlk romanını yazdığı 1962ye kadar yönetmen yardımcısı olarak çalıştı. Daha sonra yazdığı romanlar birçok dünya diline çevrildi. Buenos Aires Macerası, adından da anlaşılacağı gibi, bir dedektif romanı; alaylı bir dille kaleme alınmış bu polisiye romanda neler var? Kaçırılan bir kadın, sinsice pusuda bekleyen bir cinsel saldırı tehtidi, eli kulağında bir cinayet; ruhsal olarak birbirine bağımlı iki kişinin öyküsü: Biri kurban, biri katil, biri otuz beş yaşında pek başarılı olamamış bir heykeltraş, korkunç yalnız, sürekli olarak ideal âşığı arayan bir kadın; öteki ise dışarıdan bakılınca kendisine güvenirmiş gibi görünen başarılı bir sanat eleştirmeni ve yayıncı, cinsel başarısızlıklarında su yüzüne çıkan bir suçluluğun işkencesinden geçen bir erkek. Robert Alterin de The New York Times Book Reviewde yazdığı gibi, Manuel Puig, son on yıl içinde ilginçliğini hep korumuş bir yazar.
Yayınevimiz Tropikal Gece, Bu Sayfaları Okuyana Sonsuz Lânet, Rita Hayworthun İhaneti ve Örümcek Kadının Öpücüğü (roman ve oyun) adlı kitaplarından sonra Manuel Puigin Buenos Aires Macerasını yayımlıyor. Manuel Puig (1932-1991) Arjantin pampalarında küçük bir kasabada doğdu. Felsefe okudu. İtalyan Enstitüsünün bursunu kazanarak Romada Cinecittada film yönetmenliği eğitimi gördü. İlk romanını yazdığı 1962ye kadar yönetmen yardımcısı olarak çalıştı. Daha sonra yazdığı romanlar birçok dünya diline çevrildi. Buenos Aires Macerası, adından da anlaşılacağı gibi, bir dedektif romanı; alaylı bir dille kaleme alınmış bu polisiye romanda neler var? Kaçırılan bir kadın, sinsice pusuda bekleyen bir cinsel saldırı tehtidi, eli kulağında bir cinayet; ruhsal olarak birbirine bağımlı iki kişinin öyküsü: Biri kurban, biri katil, biri otuz beş yaşında pek başarılı olamamış bir heykeltraş, korkunç yalnız, sürekli olarak ideal âşığı arayan bir kadın; öteki ise dışarıdan bakılınca kendisine güvenirmiş gibi görünen başarılı bir sanat eleştirmeni ve yayıncı, cinsel başarısızlıklarında su yüzüne çıkan bir suçluluğun işkencesinden geçen bir erkek. Robert Alterin de The New York Times Book Reviewde yazdığı gibi, Manuel Puig, son on yıl içinde ilginçliğini hep korumuş bir yazar.