Bir kurbağayı öperiz ve o bir prense dönüşür. Birlikte yaşamaya başlarız ve bir süre sonra tekrar bir kurbağaya dönüştüğünü görürüz Yvonne Kroonenberg, erkekleri yumuşakçalar, pısırıklar, kalem efendisi gibi sıfatlarla tanımlıyor. Ve kısaca hepsine çok basit hayvanlar denebileceğini yazıyor. Mücadeleci, pornografiyi ve randevuevlerini savunan bir feminist, Playboy okurlarının maçoluğuyla dalga geçen bir Playboy yazarı. Kroonenberg, bu kitabında en sevdiği temayı, erkekleri ele alıyor. Çarpıcı bir üslupla tuhaf bir fenomen olan aşkı ve insanın niçin durup dururken bu tuzağa düştüğünü araştırıyor.
Bir kurbağayı öperiz ve o bir prense dönüşür. Birlikte yaşamaya başlarız ve bir süre sonra tekrar bir kurbağaya dönüştüğünü görürüz Yvonne Kroonenberg, erkekleri yumuşakçalar, pısırıklar, kalem efendisi gibi sıfatlarla tanımlıyor. Ve kısaca hepsine çok basit hayvanlar denebileceğini yazıyor. Mücadeleci, pornografiyi ve randevuevlerini savunan bir feminist, Playboy okurlarının maçoluğuyla dalga geçen bir Playboy yazarı. Kroonenberg, bu kitabında en sevdiği temayı, erkekleri ele alıyor. Çarpıcı bir üslupla tuhaf bir fenomen olan aşkı ve insanın niçin durup dururken bu tuzağa düştüğünü araştırıyor.