Oyun yazmaya Muhsin Ertuğrulun özendirmesiyle 1942de başladı. İlk oyunu Büyükşehir İstanbul Şehir Tiyatrolarında 1942 -1943 sezonunda sahnelendi. Oyunlarında ağırlıklı olarak orta tabakanın yaşam biçimini, sorunlarını ele almıştır. Bununla birlikte Cumhuriyet sonrası toplumdaki dönüşümleri, sosyal sınıflar arasındaki çatışma ve çelişkileri, kuşaklar arası zıtlıkları eleştirisel gerçekçi bir üslupla aktarırken, aynı zamanda ustalıkla hicvetmiştir. Yaşadığı dönemin siyasal yaşamına da sessiz kalmamıştır. Oyunlarında dar gelirli, ezilen kesimin yanında yer alırken toplumun değişen değerlerine duyduğu tepkiyi incelikle belli etmiştir. Paydos ile yurt dışında oyunu sergilenen ilk yazar unvanını almıştır.
Oyun yazmaya Muhsin Ertuğrulun özendirmesiyle 1942de başladı. İlk oyunu Büyükşehir İstanbul Şehir Tiyatrolarında 1942 -1943 sezonunda sahnelendi. Oyunlarında ağırlıklı olarak orta tabakanın yaşam biçimini, sorunlarını ele almıştır. Bununla birlikte Cumhuriyet sonrası toplumdaki dönüşümleri, sosyal sınıflar arasındaki çatışma ve çelişkileri, kuşaklar arası zıtlıkları eleştirisel gerçekçi bir üslupla aktarırken, aynı zamanda ustalıkla hicvetmiştir. Yaşadığı dönemin siyasal yaşamına da sessiz kalmamıştır. Oyunlarında dar gelirli, ezilen kesimin yanında yer alırken toplumun değişen değerlerine duyduğu tepkiyi incelikle belli etmiştir. Paydos ile yurt dışında oyunu sergilenen ilk yazar unvanını almıştır.