"Sesler, iniltiler, feryatlar ve uzaktan duyulan patlamalar derken bir postalın karnına doğru bastırdığını fark etti. Son bir gayretle başını kaldırıp baktığında yüzünde gaz maskesi takılı olan bir İngiliz yüzbaşısı görmüştü. Kafasına doğrultulan silahtan çıkan mermi ile şehid olmadan önce işittiği son sözler ibret vericiydi; Çanakkale'nin intikamı!"
"Üzülerek söylemeliyim ki şimdiye kadar sana hep 1915'te Çanakkale'nin nasıl geçilmediği anlatıldı. Ben sana tüm bu operasyon'un sonunda 1918'te nasıl geçildiğini anlatacağım. 100 yıldır tarih diye dinlediklerin sadece bir MASALDI ve sen UYUDUN. 100 yıl sonra ben sana gerçek bir Kâbusu anlatıyorum, Uyanman için!"
"Sesler, iniltiler, feryatlar ve uzaktan duyulan patlamalar derken bir postalın karnına doğru bastırdığını fark etti. Son bir gayretle başını kaldırıp baktığında yüzünde gaz maskesi takılı olan bir İngiliz yüzbaşısı görmüştü. Kafasına doğrultulan silahtan çıkan mermi ile şehid olmadan önce işittiği son sözler ibret vericiydi; Çanakkale'nin intikamı!"
"Üzülerek söylemeliyim ki şimdiye kadar sana hep 1915'te Çanakkale'nin nasıl geçilmediği anlatıldı. Ben sana tüm bu operasyon'un sonunda 1918'te nasıl geçildiğini anlatacağım. 100 yıldır tarih diye dinlediklerin sadece bir MASALDI ve sen UYUDUN. 100 yıl sonra ben sana gerçek bir Kâbusu anlatıyorum, Uyanman için!"
Ozan Bodur'un okuduğum ikinci kitabıydı. Kitabın dipnotları en az kitabın kendisi kadar ilgi çekiciydi. Didik didik okudum ve bitirdim :)
Karton Cilt, 320 sayfa
2015 tarihinde, Pupa Yayınları tarafından yayınlandı