Cem Sultan. Osmanlının kadersiz şehzadesi, annesinin kıymetli Zizimi. Babası Fatih Sultan Mehmedin, Oğul, sultan olacaksın sen! diyerek kendi yerine hazırladığı, ama ondan daha büyük olan ağabeyi Bayezidin İstanbula kendisinden daha önce varmasından sonra tahtı eline geçirdiği ve bu yüzden, ona açtığı savaş bayrağıyla, koca Osmanlı İmparatorluğunu ilk defa bölünme tehlikesiyle yüz yüze getiren veliaht.Uğradığı ihanetlerle birlikte ağabeyine yenildikten sonra, önce Memlûklere, sonra Rodos şövalyelerine sığınan Cem Sultan için, ondan sonrası artık uzun yıllar sürecek bir sürgün hayatıdır. Bu sürede Osmanlı İmparatorluğuna karşı savaşan ve Türklerin giderek yayılmasından büyük endişe duyan Hıristiyan kralları ve imparatorları ile Papanın savaş stratejilerinin elinde bir kozdur. Bir yandan, kendisine sadık adamlarıyla birlikte oradan oraya sürüklendiği ve sonuçsuz aşklar yaşadığı bir mahpus hayatı sürer, bir yandan da içindeki giderek küçülen taht özlemiyle yanıp tutuşarak Avrupanın egemenlerinden medet umar. Oysa, tarih onun yazgısını çoktan biçmiştir. O, Anadoluya, ancak öldükten sonra gelecektir, o da ağabeyinin nasılsa gösterdiği himmet üzerine. Bugün Bourganeuften geçenler, Zizim Kulesini mutlaka ziyaret ederler. Daha sonra Victor Hugo ve Lamartinei de çok etkilemiş olan bu kule, yıllar boyunca Cem Sultanın ve yandaşlarının hapishanesi olmuştur. Cem Sultan, tarihinde ilk defa Osmanlıyı ikiye ayıran bir şehzadenin hazin ve trajik öyküsünü anlatır size.
Cem Sultan. Osmanlının kadersiz şehzadesi, annesinin kıymetli Zizimi. Babası Fatih Sultan Mehmedin, Oğul, sultan olacaksın sen! diyerek kendi yerine hazırladığı, ama ondan daha büyük olan ağabeyi Bayezidin İstanbula kendisinden daha önce varmasından sonra tahtı eline geçirdiği ve bu yüzden, ona açtığı savaş bayrağıyla, koca Osmanlı İmparatorluğunu ilk defa bölünme tehlikesiyle yüz yüze getiren veliaht.Uğradığı ihanetlerle birlikte ağabeyine yenildikten sonra, önce Memlûklere, sonra Rodos şövalyelerine sığınan Cem Sultan için, ondan sonrası artık uzun yıllar sürecek bir sürgün hayatıdır. Bu sürede Osmanlı İmparatorluğuna karşı savaşan ve Türklerin giderek yayılmasından büyük endişe duyan Hıristiyan kralları ve imparatorları ile Papanın savaş stratejilerinin elinde bir kozdur. Bir yandan, kendisine sadık adamlarıyla birlikte oradan oraya sürüklendiği ve sonuçsuz aşklar yaşadığı bir mahpus hayatı sürer, bir yandan da içindeki giderek küçülen taht özlemiyle yanıp tutuşarak Avrupanın egemenlerinden medet umar. Oysa, tarih onun yazgısını çoktan biçmiştir. O, Anadoluya, ancak öldükten sonra gelecektir, o da ağabeyinin nasılsa gösterdiği himmet üzerine. Bugün Bourganeuften geçenler, Zizim Kulesini mutlaka ziyaret ederler. Daha sonra Victor Hugo ve Lamartinei de çok etkilemiş olan bu kule, yıllar boyunca Cem Sultanın ve yandaşlarının hapishanesi olmuştur. Cem Sultan, tarihinde ilk defa Osmanlıyı ikiye ayıran bir şehzadenin hazin ve trajik öyküsünü anlatır size.