Çerağ yanar, delil uyanır. Nefs ölür, saz yükselir.
Tahtacı şimdi başka bir alemdedir.
Horasandan Ege kıyılarına taşıdığı semah, onun bin yıllık hem batın hem zahir yolculuğunun öyküsüdür. Ali semahdadır. Nurdur, çerağdır. Turna kuşudur. Hüseyin kanayan yara, dinmeyen sızı... Gözyaşları onun için. Egenin ışıklı kıyılarında kurulu bembeyaz badanalı cem evinde böyle tazelenir Tahtacı. Yunar arınır, güruh-u naciye katarlanır.
Çerağ yanar, delil uyanır. Nefs ölür, saz yükselir.
Tahtacı şimdi başka bir alemdedir.
Horasandan Ege kıyılarına taşıdığı semah, onun bin yıllık hem batın hem zahir yolculuğunun öyküsüdür. Ali semahdadır. Nurdur, çerağdır. Turna kuşudur. Hüseyin kanayan yara, dinmeyen sızı... Gözyaşları onun için. Egenin ışıklı kıyılarında kurulu bembeyaz badanalı cem evinde böyle tazelenir Tahtacı. Yunar arınır, güruh-u naciye katarlanır.