Çocuk Bakımı ve Eğitimi 1 / Doğumdan Beş Yaşına Kadar

Çocuk yetiştirmek her ana-baba için olağanüstü bir deneyimdir. Her birey bu deneyimi, kendi geçmişinden getirdiği izler ve geleceğe yönelik beklentilerine göre yaşar. Birçoğumuz geçmişimize baktığımızda eksik olduğumuzu hissederiz. Bize verilmiş olan sevgi, ilgi, şefkat, eğitim, ana-babamızla kurduğumuz ilişki ve benzeri şeylerin eksikliğini zaman zaman, bazen de her zaman, yetişkin yaşamımızda duyar ama hiçbirşeyi değiştirmeyiz. Çünkü geçmiş, aslında geçmemiştir ve bu izleri her zaman taşımak zorunda olduğumuzu düşünürüz. Geçmişin geçip gitmesine izin vermediğimiz gibi, gelecekle ilgili beklentilerimizi de onun gölgesinde belirler, geleceğimize, yani henüz yaşanmamış şeylere bir sürü duygu atfederiz; umut, umutsuzluk, sevinç, öfke, korku, çelişki v.s. Oysa çocuk, bizim bugünümüzdür, geçmişimizle bugünümüz arasında aydınlık bir kapıdır. Bu kapıdan geçerken biz de çocuğumuzla birlikte büyüyebiliriz. Onun ihtiyaçlarını karşılarken, onu avuturken, ona yaşamı öğretirken ve her şeyden önemlisi onu karşılıksız severken, aynı şeyleri kendimiz için de yapabiliriz. Çocuğunuzun gözlerinin içine bakın ve orada kendi içinizdeki çocuğu görmeye çalışın. Bunu yapmak için hiçbir zaman geç değil. Orada içinizdeki çocuk hala sevgi, ilgi, şefkat ve bakım bekliyor. Onunla ilgilenip, çocuk olmanın keyfini ve güzelliğini yeniden yaşayabilirseniz, çocuğunuzla birlikte ve bu kez eksiksiz büyüdüğünüzü farkedeceksiniz. Elinizdeki kitap, yüzlerce ana-babanın deneyim ve görüşlerinden derlenerek yazılmış, hem çocuğunuzun hem sizin, büyümeniz her aşamasında ışık tutabilecek bir rehber. Yararlanacağınızı umuyorum. -Emel Sağlamtunç (Klinik Psikolog)-

Çocuk yetiştirmek her ana-baba için olağanüstü bir deneyimdir. Her birey bu deneyimi, kendi geçmişinden getirdiği izler ve geleceğe yönelik beklentilerine göre yaşar. Birçoğumuz geçmişimize baktığımızda eksik olduğumuzu hissederiz. Bize verilmiş olan sevgi, ilgi, şefkat, eğitim, ana-babamızla kurduğumuz ilişki ve benzeri şeylerin eksikliğini zaman zaman, bazen de her zaman, yetişkin yaşamımızda duyar ama hiçbirşeyi değiştirmeyiz. Çünkü geçmiş, aslında geçmemiştir ve bu izleri her zaman taşımak zorunda olduğumuzu düşünürüz. Geçmişin geçip gitmesine izin vermediğimiz gibi, gelecekle ilgili beklentilerimizi de onun gölgesinde belirler, geleceğimize, yani henüz yaşanmamış şeylere bir sürü duygu atfederiz; umut, umutsuzluk, sevinç, öfke, korku, çelişki v.s. Oysa çocuk, bizim bugünümüzdür, geçmişimizle bugünümüz arasında aydınlık bir kapıdır. Bu kapıdan geçerken biz de çocuğumuzla birlikte büyüyebiliriz. Onun ihtiyaçlarını karşılarken, onu avuturken, ona yaşamı öğretirken ve her şeyden önemlisi onu karşılıksız severken, aynı şeyleri kendimiz için de yapabiliriz. Çocuğunuzun gözlerinin içine bakın ve orada kendi içinizdeki çocuğu görmeye çalışın. Bunu yapmak için hiçbir zaman geç değil. Orada içinizdeki çocuk hala sevgi, ilgi, şefkat ve bakım bekliyor. Onunla ilgilenip, çocuk olmanın keyfini ve güzelliğini yeniden yaşayabilirseniz, çocuğunuzla birlikte ve bu kez eksiksiz büyüdüğünüzü farkedeceksiniz. Elinizdeki kitap, yüzlerce ana-babanın deneyim ve görüşlerinden derlenerek yazılmış... tümünü göster


Değerlendirmeler

değerlendirme
Filtrelere göre değerlendirme bulunamadı

Baskı Bilgileri



ISBN
975-7432-65-5

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

Okumuş kimse bulunamadı.

Okumak İsteyenler

Okumak isteyen bulunamadı.

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski