Cranwell Hatıraları Bir Havacı Teğmenin Güncesi

Hava Teğmeni Canip Orhunun güncesi, İkinci Dünya Savaşı bütün hızıyla sürerken havacılık ve uçuş eğitimi için gönderildiği İngiltereye gitmek üzere trenle Ankaradan ayrıldığı 1 Mart 1943 günü başlıyor. Canip Orhun güncesinde yalnızca savaş günlerinde gördüklerini, yaşadıklarını aktarmakla yetinmiyor; genç bir subay olarak duygularını, düşüncelerini, tepkilerini de yansıtıyor. TADIMLIKÖnsözSevgili Canip Kumandanın güzel kızları bir telefon ederek bana geldiler. Mevcudiyetini bildiğim fakat hiç görmediğim, Kumandanın İngiltere seyahatı hatıratını yayımlayacaklarını söyleyerek buna benim önsöz yazmamı istediler. Doğal olarak, bu kadar silah arkadaşı varken niye ben, dedim. Onlar da yakından tanıdıkları en eski arkadaşının ben olduğumu söylediler. Bu görevi kabul etmemle beraber bu önsözün yalnız Kumandanı değil üç arkadaşı kapsayacağını onlara söyledim.Ben ve arkadaşlarım Türkiye Cumhuriyetinde tamamen Latin harfleriyle öğretim yapan ilk sınıfı temsil ediyoruz. Fakat ben evde okumaya başladığım için imtihanla doğrudan doğruya ikinci sınıfa girmiştim. Babamın beni elimden tutup okula bıraktığı ilk günü hiç unutmuyorum, birdenbire herkesin birbirini tanıdığı fakat benim kimseyi tanımadığım bir sınıfa girmiş oldum. Ayrıca sarı saçlı ve mavi gözlüydüm! Allahtan önemli bir asker olan babam benim saçlarımı üç numara kestiriyordu zaten. Sarışın, mavi gözlü bir çocuğun Davutpaşa 25. İlkokulunda ne kadar yabancılık çekeceğini bugünkü nesiller anlamakta güçlük çekerler zannediyorum.Tam başlangıcını iyi anımsamamakla beraber benim gibi sarı saçlı ve mavi gözlü olan fakat saçları da kesik olmayan rahmetli arkadaşım Münacettin (numarası 167) ve sevgili Kumandan Canip (numarası 17) ve ben Salih (107) birdenbire ayrılmaz üç arkadaş olduk.

Hava Teğmeni Canip Orhunun güncesi, İkinci Dünya Savaşı bütün hızıyla sürerken havacılık ve uçuş eğitimi için gönderildiği İngiltereye gitmek üzere trenle Ankaradan ayrıldığı 1 Mart 1943 günü başlıyor. Canip Orhun güncesinde yalnızca savaş günlerinde gördüklerini, yaşadıklarını aktarmakla yetinmiyor; genç bir subay olarak duygularını, düşüncelerini, tepkilerini de yansıtıyor. TADIMLIKÖnsözSevgili Canip Kumandanın güzel kızları bir telefon ederek bana geldiler. Mevcudiyetini bildiğim fakat hiç görmediğim, Kumandanın İngiltere seyahatı hatıratını yayımlayacaklarını söyleyerek buna benim önsöz yazmamı istediler. Doğal olarak, bu kadar silah arkadaşı varken niye ben, dedim. Onlar da yakından tanıdıkları en eski arkadaşının ben olduğumu söylediler. Bu görevi kabul etmemle beraber bu önsözün yalnız Kumandanı değil üç arkadaşı kapsayacağını onlara söyledim.Ben ve arkadaşlarım Türkiye Cumhuriyetinde tamamen Latin harfleriyle öğretim yapan ilk sınıfı temsil ediyoruz. Fakat ben evde okumaya başladığım için imtihanla doğrudan doğruya ikinci sınıfa girmiştim. Babamın beni elimden tutup okula bıraktığı ilk günü hiç unutmuyorum, birdenbire herkesin birbirini tanıdığı fakat benim kimseyi tanımadığım bir sınıfa girmiş oldum. Ayrıca sarı saçlı ve mavi gözlüydüm! Allahtan önemli bir asker olan babam benim saçlarımı üç numara kestiriyordu zaten. Sarışın, mavi gözlü bir çocuğun Davutpaşa 25. İlkokulunda ne kadar yabancılık çekeceğini bugünkü nesiller anlamakta güçlük çekerler zannediyorum.Ta... tümünü göster


Değerlendirmeler

değerlendirme
Filtrelere göre değerlendirme bulunamadı

Baskı Bilgileri



ISBN
9750808320

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

Okumuş kimse bulunamadı.

Okumak İsteyenler

Okumak isteyen bulunamadı.

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski