Bir hastanenin acil servisinde, az önce delinmiş olan damarıma akan serum damlalarını sayıyorum. Çok yavaş akıyorlar... Bazen kaçıncı damlada olduğumu unutup, baştan başlıyorum saymaya. Sonra bir daha, sonra; bir daha... Kaç kere baştan
başladım hatırlamıyorum... Hayatım, hani o ölmek
üzereyken geçtiğini söyledikleri film şeridi gibi gözlerimin tam önünde ama ölmüyorum. Gözlerimi tavandaki güçlü ve beyaz ışığa dikiyorum; ışık benden uzaklaşıyor, ben kendimden... Gözlerimi açık tutmakta zorlanıyorum. Sanki kendimden düşüyorum... İyi de zaten ben bunu hep yapıyorum. Kendimden
düşmem için bir hastane odasında damarımı delmelerine ve içine akıtmakta oldukları bu şeyi akıtmalarına hiç gerek yok. Gerekliliklerin hepsini gereksiz buluyorum. Gerekmedikçe düşünmemeye çalışıyorum, zaten onlar benim gerekliliklerim
değiller. Onlar başkalarının gereklilikleri ve bu durumda neden bana da gerekmeleri gerektiğini anlamıyorum.
Zaman geçiyor...
Bir hastanenin acil servisinde, az önce delinmiş olan damarıma akan serum damlalarını sayıyorum. Çok yavaş akıyorlar... Bazen kaçıncı damlada olduğumu unutup, baştan başlıyorum saymaya. Sonra bir daha, sonra; bir daha... Kaç kere baştan
başladım hatırlamıyorum... Hayatım, hani o ölmek
üzereyken geçtiğini söyledikleri film şeridi gibi gözlerimin tam önünde ama ölmüyorum. Gözlerimi tavandaki güçlü ve beyaz ışığa dikiyorum; ışık benden uzaklaşıyor, ben kendimden... Gözlerimi açık tutmakta zorlanıyorum. Sanki kendimden düşüyorum... İyi de zaten ben bunu hep yapıyorum. Kendimden
düşmem için bir hastane odasında damarımı delmelerine ve içine akıtmakta oldukları bu şeyi akıtmalarına hiç gerek yok. Gerekliliklerin hepsini gereksiz buluyorum. Gerekmedikçe düşünmemeye çalışıyorum, zaten onlar benim gerekliliklerim
değiller. Onlar başkalarının gereklilikleri ve bu durumda neden bana da gerekmeleri gerektiğini anlamıyorum.
Zaman geçiyor...
Karton Cilt, 200 sayfa
2012 tarihinde, Üretim Departmanı Yayınları tarafından yayınlandı