Dostluğun Kutsal Bağı

Dostluğun Kutsal Bağının yazarı Rebecca Wells aslında bir oyuncu ve oyun yazarı. Yazdığı birçok oyunun başrolünü de kendisi oynadı. Ayrıca Amerikadaki ABC ve CBS kanalalrına televizyon oyunları yazdı. Lousianalı olan Wellsin ilk romanı Little Altars Everywhere Batı Eyaletleri Kitap Ödülünü aldı. İkinci romanı olan Dostluğun Kutsal Bağı ise iki yıldır büyük okuyucu kitleleri tarafından beğeniyle okunmaya devam ediyor. DOSTLUĞUN KUTSAL BAĞI Tiyatro yönetmeni olan Siddalee Walker, başarıyla yönettiği bir oyunun ardından, New York Timesın tiyatro eleştirmeniyle bir söyleşi yapar ve kendisini bir kabusun içinde bulur. Gazeteci kadın Siddaya sahte bir yakınlık göstererek onun ağzından çocukluğu ve annesiyle ilgili çok özel bilgiler almıştır. Bu bilgiler çapıtarak bir yazısına malzeme yapınca, Sidda ile annesi arasınd akıyametler kopar. Annesinin gösterdiği şiddetli tepki genç kadını büyük bir mutsuzluğa ve güvensizliğe iter, evlenmek üzere olduğu sevgilisiyle ilişkisini, çocukluğunu, annesini ve onunla en yakın dostları olan Ya-Ya Kızlar Çetesi arasındaki Kutsal Kız Kardeşlik bağını yeniden gözden geçirmesine neden olur. Bazı yerleri hüzün, bazı yerleri ise kahkaha yüklü bir kitap olan Dostluğun Kutsal Bağı 1934-1993 yılları arasında Amerikanın güneyndeki yaşama kuş bakışı bakarken, anne, kız evlat, arkadaş, eş ve insan olmanın anlamını sorguluyor, insanoğlunun en önemli yapıtaşı olan anne-evlat ilişkisini analiz ediyor.

Dostluğun Kutsal Bağının yazarı Rebecca Wells aslında bir oyuncu ve oyun yazarı. Yazdığı birçok oyunun başrolünü de kendisi oynadı. Ayrıca Amerikadaki ABC ve CBS kanalalrına televizyon oyunları yazdı. Lousianalı olan Wellsin ilk romanı Little Altars Everywhere Batı Eyaletleri Kitap Ödülünü aldı. İkinci romanı olan Dostluğun Kutsal Bağı ise iki yıldır büyük okuyucu kitleleri tarafından beğeniyle okunmaya devam ediyor. DOSTLUĞUN KUTSAL BAĞI Tiyatro yönetmeni olan Siddalee Walker, başarıyla yönettiği bir oyunun ardından, New York Timesın tiyatro eleştirmeniyle bir söyleşi yapar ve kendisini bir kabusun içinde bulur. Gazeteci kadın Siddaya sahte bir yakınlık göstererek onun ağzından çocukluğu ve annesiyle ilgili çok özel bilgiler almıştır. Bu bilgiler çapıtarak bir yazısına malzeme yapınca, Sidda ile annesi arasınd akıyametler kopar. Annesinin gösterdiği şiddetli tepki genç kadını büyük bir mutsuzluğa ve güvensizliğe iter, evlenmek üzere olduğu sevgilisiyle ilişkisini, çocukluğunu, annesini ve onunla en yakın dostları olan Ya-Ya Kızlar Çetesi arasındaki Kutsal Kız Kardeşlik bağını yeniden gözden geçirmesine neden olur. Bazı yerleri hüzün, bazı yerleri ise kahkaha yüklü bir kitap olan Dostluğun Kutsal Bağı 1934-1993 yılları arasında Amerikanın güneyndeki yaşama kuş bakışı bakarken, anne, kız evlat, arkadaş, eş ve insan olmanın anlamını sorguluyor, insanoğlunun en önemli yapıtaşı olan anne-evlat ilişkisini analiz ediyor.