1890’ların Amerika’sının muhtemelen en zengin varisi olan Cora Cash, paranın kendisine her kapıyı açacağına inanarak yetiştirilmiştir. Fakat annesi aristokrat bir eş bulmak için onu İngiltere’ye götürdüğünde, Cora’nın cesareti kırılır. Ağırlandığı yerler, entrikanın ve dedikodunun peşini bırakmadığı buz tutmuş, ürkütücü evlerdir. Cora, oynadığı - ödülü gelecekteki mutluluğu olan - oyunun neler getirebileceğinden habersiz, gönlünü neredeyse hiç tanımadığı bir adama kaptırır.
....................
“İnanılmaz derecede keyifli bir kaçamak! Hazzı ön planda tutan bir romanı okumanın yarattığı rahatlama o kadar ender ve memnuniyet verici ki...”
Amanda Foreman, Sunday Telegraph
“Muhteşem bir düzenleme; 19. Yüzyıl İngiltere’sinde geçen, dönemin ışıltılı şaşaasıyla donatılmış bir kültür çatışması.”
Marie Claire
“Goodwin’in yarattığı bu güzel romanı içtenlikle tavsiye ediyorum.”
Wendy Holden, Daily Mail
“Merak uyandırıcı, nefes kesici ve son derece stil sahibi.”
Penny Vincenzi
“Hoş bir şekilde tanıdık, akılda kalıcı bir ilk roman.”
Allison Pearson, Daily Telegraph
1890’ların Amerika’sının muhtemelen en zengin varisi olan Cora Cash, paranın kendisine her kapıyı açacağına inanarak yetiştirilmiştir. Fakat annesi aristokrat bir eş bulmak için onu İngiltere’ye götürdüğünde, Cora’nın cesareti kırılır. Ağırlandığı yerler, entrikanın ve dedikodunun peşini bırakmadığı buz tutmuş, ürkütücü evlerdir. Cora, oynadığı - ödülü gelecekteki mutluluğu olan - oyunun neler getirebileceğinden habersiz, gönlünü neredeyse hiç tanımadığı bir adama kaptırır.
....................
“İnanılmaz derecede keyifli bir kaçamak! Hazzı ön planda tutan bir romanı okumanın yarattığı rahatlama o kadar ender ve memnuniyet verici ki...”
Amanda Foreman, Sunday Telegraph
“Muhteşem bir düzenleme; 19. Yüzyıl İngiltere’sinde geçen, dönemin ışıltılı şaşaasıyla donatılmış bir kültür çatışması.”
Marie Claire
“Goodwin’in yarattığı bu güzel romanı içtenlikle tavsiye ediyorum.”
Wendy Holden, Daily Mail
“Merak uyandırıcı, nefes kesici ve son derece stil sahibi.”
Penny Vincenzi
“Hoş bir şekilde tanıdık, akılda kalıcı bir ilk roman.”
Allison Pearson, Daily Telegraph
İlk defa bir kitap hakkında ne diyeceğimi bilemiyorum. Ne çok beğendim diyebiliyorum ne de beğenmedim. Bir kere kitap kapağı çok zarif. Kitabı okurken de o zarifliği hissediyorsunuz. Çok güzel bir anlatımı var. Çeviri düzgün, yazım yanlışları da bulunmuyor. Cora karakterine de hayran kalabilirsiniz. Bu kadar olumlu düşüncenin aksine kitapta bir soğukluk hissettim. Yine de kütüphanenizde bulunması gereken kitaplardan olduğunu düşünüyorum.Neyse ben de kitabın son cümlesiyle bitiriyorum belki beni anlarsınız. "Daha güzel bir iklim bulabilirsiniz ama perdelerin arasından geçip güneşli bir günü müjdeleyen o gün ışığının beklenmedik neşesinin verdiği hissi bulamazsınız."
Kitabı bitirdim bence bu roman kesinlikle bir historical roman değil ama çok güzel çok çarpıcı..Yazar Mavi kanlı soyluların gerçek yüzlerini anlatmış ve bu romanı yazarken çok araştırma da yapmış..
19 Yüzyıl sonlarında Dünya düzeni değişmeye başlamış yeni zenginler türemiş elektrik icat edilmiş,soylular çoğunlukla zamana ayak uyduramadıkları için servetleri erimiştir..Ünvan sahibi olmak isteyen zenginler kendilerine ünvan satın almak için en yaygın yöntemi bir asil ile yani ünvan sahibi kişilerle evlenmeyi seçmişlerdir..
Romanda iki kadının hikayesi anlatılmakta Cora ve hizmetçisi Bertha olaylar Başkasının gözünden değil Bertha ve Cora Tarafı anlatılmakta..
Cora Cash Amerikalı çok güzel çok da zengin bir aileden geliyordu..O dönem Amerikalıların olduğu gibi kendinden çok emin,dik başlı ve annesinin baskılarından kurtulmak isteyen bunun içinde her şeyi yapabilecek bir genç kızdı..
Cora asil bir koca bulabilmek için Londra'ya gider ve orada tüm elit tabakanın soğukluğunu acımasızlığına tanık olmuştur..
Wareham Dükü ile bir kaza neticesinde tanıştı çok gizemli bir adamdı oğlan kardeşi Guy bir kaza neticesinde öldükten sonra Düklük ünvanı İvo'ya geçmişti.Ama varlığı parasızlık yüzünden tehlike içinde idi ve zengin bir kadın ile evlenmesi gerekiyordu..Kazadan sonra evinde kalmak zorunda kalan Cora ile yakınlaşmaları kaçınılmazdı.
Görünüşte pek duygulara yer olmayan mantık evliliği gibi görünse de Cora İvoya aşık olmuştu..En başından itibaren ilişkileri evlilikleri çok zorlu olacağı belli idi..İvonun geçmişi gizem ve sırlarla doluydu..
Evlenirken Coranın istekleri en masum olanı idi..Bu evlilik gerçekleşirken annesinin kızının hayatınadaki etkisi Katkısı ve müdahalesi çok acımasızca idi.
Evlendiler birbirlerini çok sevdiler..İvo ne kadar göstermese de oda karısını çok seviyordu ama bulunduğu ortam ve mevkii bazen daha değişik davranmasını gerektiriyordu..Bir de geçmişinde bıraktığı ve ondan vazgeçmeyen eski metresi işleri daha da zorlaştırıyordu..
Coranın hizmetçisi Bertha zenci bir kız idi Cora daha on yaşında iken Coranın emrine on iki yaşında verilmiş 8 yıldır hiç ayrılmamışlardı..İngiltereye gelirken tek bir annesini geride bırakmıştı..
Avrupa da siyah ırklı olmasının dezavantajlarını pek de görmemişti.Yine de memleketini arıyordu..O da Dükün uşağı ile yakınlaştı birbirlerinden hoşlandılar ve sevdiler..Ama birbirlerinden vazgeçmediler.Bertha Jim ile evlenmek istiyordu ama Jim onunla evlenmek isteyecek miydi?..Dük patlak veren Ressam skandalından sonra karısı hamile iken Hindistana kaçtığında birbirlerini 5 ay görmedilerse de kopmadılar..
Cora en krizli günlerinde annesinden alması gereken desteği en yakın arkadaşı haline gelen Berthadan buldu onun desteği ile en cesur kararları vererek hayatındaki en önemli adımı attı..
Çok çarpıcı bir hikaye idi çok etkilendim insanların acımasızlığını,iki yüzlülüğünü en önemlisi tarihi detayları çok güzel anlatıyordu yazar..
Kocaman posteriyle elimde tuttuğum o dakikadan itibaren kitabı seveceğimi biliyordum... Muhteşem çevirisiyle sayfalar aktı gitti... O dönemin bütün özelliklerini , insanların karakterlerini ta içlerine girerek öğrenmiş oldum... Yazar olaylara ve durumlara bütün karakterlerin gözünden bakmış bu çok güzeldi...
Historical roman beklentisiyle okumayın, kitapta küçük öpücüklerden fazlası yok fakat iyi işlenmiş bir konu var.Kitap çarpıcı bir şekilde ilerliyor ve verdiği ipuçları sadece tek bir şeyi düşünmenize olanak sağlıyor.Fakat son sayfalarda düşüncelerinizde yanıldığınızı anlıyorsunuz.İvo'yu son sayfalara kadar çok sevemedim, Cora'nın özgüveni insanı büyülüyor ve Bertha, oda en az Cora kadar sevildi tarafımdan. Tedy'e üzüldüm açıkçası ama sonunun böyle olması lazımdı.
Kısacası tavsiyemdir kitap.
Bekletilerimi aşan bir kitap oldu.historical romance göz kırpan ama daha gerçekçi bir romandı.kesinlikle okuması gerekiyor bence
Kesinlikle puanlarını hak eden bir roman değildi. Sürekli bir şeylerin bekleyişi ile okudum romanı ve her bir bölüm bittiğinde de hüsranla doldum. Evet 1890'ların İnglitere ve Amerikasından alınan kesit oldukça detayıyla ele alınmıştı. Yaşam tarzı, ilişkilerin işleyişi, sosyal ve ekonomik yapı. Özellikle konut dekorasyonu ve moda konusunda detaylar zirvedeydi. Ama karakterler bazında ben derin bir boşluk hissettim. Kim kimi ne boyutta seviyor, kim aslında ne denli güçlü ya da ne denli yıkılmış ya da ne denli bayağı hep biraz daha davranışsal, sözel tasvirlerle pekiştirilmesine ihtiyaç duydum.Karakterleri gözümün önünde canlandırma konusunda da verilen doneler yetersizdi. Bir bakıyorsunuz kızın saçları şöyle muhteşem endamı böyle muhteşem bir bakıyorsunuz kız güneş nedeni ile yüzünü buruşturduğunda korkunç bir görünüme bürünüyor! Olayın özünde tabi ki Amerikalı bir genç kızın İngiltere'de düşes olma yolculuğu vardı ama bu süreci gerçek kılan ise kızın aşkıydı. Ne yazık ki büyük mücadelelerle ilerleyen bu aşk hikayesi de okuyucuyu doyurucu değildi.Dediğim gibi düşes romanı benim için hüsranla dolu bir romandı.
Karton Cilt, 449 sayfa
1Ağustos2011 tarihinde, Ephesus Yayınları tarafından yayınlandı