Yıl 1480. Fatih Sultan Mehmet, İtalyanın ucundaki Otrantoyu ele geçirmeyi kafasına koymuştur. Gedik Ahmet Paşanın topları kentin surlarını döverken kenti korumakla yükümlü İspanyollar kaçmışlardır; kurtarıcı Dük Alfonso ise ortalarda yoktur. Napoli Kralı Aragonlu Ferrante, kendi derdine düşmüştür. Napoli her zamanki gibi borç içindedir. Komutan Zurlo bir avuç balıkçıyla birlikte kenti Türklere karşı savunmaya karar verir. Kimi kentin surlarında, kimi Türkler kenti aldıktan sonra yeraltı mahzenlerinde, kimi de kafası kesilerek öldürülen bu saf balıkçıların öyküsünü anlatan Ecel Saati, Kazancakis ve Panait İstrati gibi ustaların izlerinden giden bir roman; yoksulun ve acı çekenin romanı. Tanrılarının şeytan olduğuna inanılan ürkütücü Türkler; aşkı yüzünden kenti terk etmeyip surlarda vurulan çocuk ruhlu Don Felice; kocası Antonio ve Don Felice arasında mutluluğu arayan çıplak ayaklı çılgın Idrusa; aşkı yüzünden kuzey rüzgârına meydan okuyacak kadar küstahlaşan genç Antonio; iyi yürekli Halil Bey; her şey olup bittikten sonra kenti geri almaya gelen asker kafalı Dük Alfonso, Martia Cortinin romanının başlıca kahramanları. Ecel Saati, acı bir olayı anlatan, elbette hüzünlü, ancak mizah yönü de eksik olmayan, saf, cahil insanların varoluşa ve yaşama karşı duruşlarını tüm içtenliğiyle vermeyi başarmış, sıcak bir roman. Akıcı anlatımı, zengin simgeleriyle okura ulaşan bir roman. Tam bir Akdeniz romanı.
Yıl 1480. Fatih Sultan Mehmet, İtalyanın ucundaki Otrantoyu ele geçirmeyi kafasına koymuştur. Gedik Ahmet Paşanın topları kentin surlarını döverken kenti korumakla yükümlü İspanyollar kaçmışlardır; kurtarıcı Dük Alfonso ise ortalarda yoktur. Napoli Kralı Aragonlu Ferrante, kendi derdine düşmüştür. Napoli her zamanki gibi borç içindedir. Komutan Zurlo bir avuç balıkçıyla birlikte kenti Türklere karşı savunmaya karar verir. Kimi kentin surlarında, kimi Türkler kenti aldıktan sonra yeraltı mahzenlerinde, kimi de kafası kesilerek öldürülen bu saf balıkçıların öyküsünü anlatan Ecel Saati, Kazancakis ve Panait İstrati gibi ustaların izlerinden giden bir roman; yoksulun ve acı çekenin romanı. Tanrılarının şeytan olduğuna inanılan ürkütücü Türkler; aşkı yüzünden kenti terk etmeyip surlarda vurulan çocuk ruhlu Don Felice; kocası Antonio ve Don Felice arasında mutluluğu arayan çıplak ayaklı çılgın Idrusa; aşkı yüzünden kuzey rüzgârına meydan okuyacak kadar küstahlaşan genç Antonio; iyi yürekli Halil Bey; her şey olup bittikten sonra kenti geri almaya gelen asker kafalı Dük Alfonso, Martia Cortinin romanının başlıca kahramanları. Ecel Saati, acı bir olayı anlatan, elbette hüzünlü, ancak mizah yönü de eksik olmayan, saf, cahil insanların varoluşa ve yaşama karşı duruşlarını tüm içtenliğiyle vermeyi başarmış, sıcak bir roman. Akıcı anlatımı, zengin simgeleriyle okura ulaşan bir roman. Tam bir Akdeniz romanı.