Edebiyatın Saklı Dili

Edebiyat eseri estetik planda bağımsız bir varlık alanına ait imiş gibi görünse de onu algılanır kılan, bir kültürün aynasında yansıyor oluşudur. Dil, düşünce ve duyarlığın kendine özgü evreniyle irtibatsız bir edebiyat eseri düşünülemez. Bu da eseri, onu ortaya koyan sanatçının ister istemez ait olduğu değerler alanıyla ilişkisi içinde kavrama zorunluluğunu getirir. Eser sanatçısından, sanatçı her şeye kendisiyle anlam verdiği kültür evreninden, değerler düzeninden bağımsız olamaz çünkü. Bu bağlantıların koparıldığı bir okuma biçiminin esere nüfuzu zorlaştıracağı , belki de imkansız kılacağı ortadadır. Alim Kahraman deneme ve eleştiri yazılarıyla bu noktaya ısrarla vurgu yapmış bir yazar. Kendisi bu yaklaşım biçiminin belki sıkı bir teorisyeni değil ama kaleme aldığı deneme ve eleştiri yazılarına bu bakış açısı tamamiyle egemen. Yani kaleme aldığı metinlerin oturduğu çerçeve bu vurguyu zaten kendiliğinden yapıyor. Edebiyatın Saklı Dili, onun dil, kültür ve medeniyet kavramlarına daha özel vurgular yaptığı çalışmalarından biri. Esas aldığı medeniyet perspektifi bu eserde bir pergel metaforuyla veriliyor. Pergelin sabit ayağı bizim değerlerimiz üzerinde ve dolayısıyla bize özgü değerler alanında dururken hareketli ayağı dünyayı dolaşmakta ve sabit uçla bir şekilde ilgisi olan edebi olguları işaret etmektedir. Bu Mevlananın pergelidir. Kitabın İçe Doğu Bakışlar bölümünde Akif, Haşim ve Yahya Kemalin yanısıra, Sezai Karakoç, Ebubekir Eroğlu , Fuzuli, Mehmet Kaplan, Rasim Özdenören, Akif İnan gibi yazar ve şairlerle ilgili yazılar yer alıyor. Pergelin Hareketli Ayağı bölümü ise çeviri olgusu, medeni dil kavramı, Puşkin, Haraşolar, Selimoviçin ünlü Derviş ve Ölümü ve nihayet çağdaş Malay edebiyatına dair bir takım gerçeklerin altını çiziyor.

Edebiyat eseri estetik planda bağımsız bir varlık alanına ait imiş gibi görünse de onu algılanır kılan, bir kültürün aynasında yansıyor oluşudur. Dil, düşünce ve duyarlığın kendine özgü evreniyle irtibatsız bir edebiyat eseri düşünülemez. Bu da eseri, onu ortaya koyan sanatçının ister istemez ait olduğu değerler alanıyla ilişkisi içinde kavrama zorunluluğunu getirir. Eser sanatçısından, sanatçı her şeye kendisiyle anlam verdiği kültür evreninden, değerler düzeninden bağımsız olamaz çünkü. Bu bağlantıların koparıldığı bir okuma biçiminin esere nüfuzu zorlaştıracağı , belki de imkansız kılacağı ortadadır. Alim Kahraman deneme ve eleştiri yazılarıyla bu noktaya ısrarla vurgu yapmış bir yazar. Kendisi bu yaklaşım biçiminin belki sıkı bir teorisyeni değil ama kaleme aldığı deneme ve eleştiri yazılarına bu bakış açısı tamamiyle egemen. Yani kaleme aldığı metinlerin oturduğu çerçeve bu vurguyu zaten kendiliğinden yapıyor. Edebiyatın Saklı Dili, onun dil, kültür ve medeniyet kavramlarına daha özel vurgular yaptığı çalışmalarından biri. Esas aldığı medeniyet perspektifi bu eserde bir pergel metaforuyla veriliyor. Pergelin sabit ayağı bizim değerlerimiz üzerinde ve dolayısıyla bize özgü değerler alanında dururken hareketli ayağı dünyayı dolaşmakta ve sabit uçla bir şekilde ilgisi olan edebi olguları işaret etmektedir. Bu Mevlananın pergelidir. Kitabın İçe Doğu Bakışlar bölümünde Akif, Haşim ve Yahya Kemalin yanısıra, Sezai Karakoç, Ebubekir Eroğlu , Fuzuli, Mehmet Kaplan, Rasim Özdenör... tümünü göster


Değerlendirmeler

değerlendirme
Filtrelere göre değerlendirme bulunamadı

Baskı Bilgileri



ISBN
975-355-459-1

Etiketler: deneme-inceleme

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

Okumuş kimse bulunamadı.

Okumak İsteyenler

Okumak isteyen bulunamadı.

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski