Bu kitap, Koskoca bir imparatorluğun çöküşünü görmüş, düşman işgalini yaşamış, Yemen çöllerinde esir düşmüş, Balkan harbinde bir kolunu bacağını kaybetmiş, Çanakkalede iki yüz elli bin şehit vermiş, ama muzaffer olarak İzmire yürümüş ve bütün bu fedakarlıklarıyla hiç öğünmeyen, yaptıklarını olağan gören insanların hikayesi Haluk Sena Arı yazdığı bu eserle, çocukluk yıllarını aralarında geçirdiği Osmanlı terbiyesiyle yetişmiş son şahsiyetlerin davranış biçimlerini, bıraktıkları hoş sedaları bizlere yansıtıyor. Hayatın omurgası olan edebin, geleneksel Türk ailesinde, mimarimizde, geleneksel sanatlarımızda, esnaflıkta nasıl bir hakimiyete sahip olduğunu anlatıyor. Edep Mektebinden Hatıralar, yitirilmiş bir zamanın güzelliklerini yeniden elde etmek isteyenler için bulunmaz bir eser
Bu kitap, Koskoca bir imparatorluğun çöküşünü görmüş, düşman işgalini yaşamış, Yemen çöllerinde esir düşmüş, Balkan harbinde bir kolunu bacağını kaybetmiş, Çanakkalede iki yüz elli bin şehit vermiş, ama muzaffer olarak İzmire yürümüş ve bütün bu fedakarlıklarıyla hiç öğünmeyen, yaptıklarını olağan gören insanların hikayesi Haluk Sena Arı yazdığı bu eserle, çocukluk yıllarını aralarında geçirdiği Osmanlı terbiyesiyle yetişmiş son şahsiyetlerin davranış biçimlerini, bıraktıkları hoş sedaları bizlere yansıtıyor. Hayatın omurgası olan edebin, geleneksel Türk ailesinde, mimarimizde, geleneksel sanatlarımızda, esnaflıkta nasıl bir hakimiyete sahip olduğunu anlatıyor. Edep Mektebinden Hatıralar, yitirilmiş bir zamanın güzelliklerini yeniden elde etmek isteyenler için bulunmaz bir eser
Bu kitabı okurken Osmanlı terbiyesi ile yetismis son sahsiyetlerin davranıs biçimlerini görecek, göç ederken bıraktıkları hos sedanın sesini duyar gibi olacaksınız. Kaybedilmis bir hazinenin güzelliklerini yeniden elde etmek isteyenler için.