İslam tarihi boyunca en çok istismar edilen kavramlardan biridir Ehli Beyt. Bazı mezheplerin ortaya çıkmasından tutun da devlet kurup devlet yıkmaya ve uğrunda kan dökmeye kadar varılan pek çok siyasi ve sosyal olayın altında bu kavrama yönelik farklı yaklaşımların yattığı tarihi bir vakıadır.Peki Ehli Beyt bir kavram olarak ne ifade etmektedir? Hz. Peygamber zamanında bu kavramdan ne anlaşılmaktaydı? Kimler Ehli Beyttendir? Sadece Rasulüllahın hanımları mı? Hz. Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin mi? Ya da tüm muttaki müminler mi?İslamın sosyal ve siyasi tarihinde olduğu kadar Mezhepler Tarihi ve Fıkıh ilimleri açısından da son derce önemli bir yere sahip olan Ehli Beyt kavramı, konuyu ele alanların amaçları, siyasi duruşları ve meşruiyet arayışları doğrultusunda farklı tanımlamalarla ortaya konulmaktadır.Selçuk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi M. Bahaüddin Varol bu eserinde Ehli Beyt kavramını siyasi, fıkhi ve iktisadi boyutlarıyla ele alıyor. Kitabın birinci bölümünde yazar, kelime ve kavram olarak Ehli Beytin ifade ettiği anlam üzerinde duruyor. Kelimenin dini, siyasi, sosyal, fıkhi ve iktisadi boyutlarını, ayet ve hadislerde hangi anlamlarda kullanıldığını irdeliyor. Kimler Ehli Beyt kavramının kapsamına girmektedir? ve İleri sürülen deliller ışığında bu kavram nasıl tanımlanabilir? sorularına cevap arıyor. İkinci bölümde ise, Hz. Peygamber zamanında Ehli Beytin yeri ve siyasi fonksiyonu üzerinde duruyor. Tathir ayeti, Sekaleyn hadisi ve Ğadiru Hum olayı, Meveddet ayeti ve bu konudaki rivayetler, Mübahele olayı, Salavat ayeti ve Salavat hadisi ışığında Ehli Beytin yeri ve önemini tahlil ediyor. Ve tek tek, isimler bazında Hz. Peygamberin Ehli Beyte verdiği önemi ortaya koyuyor.Ehli Beyt serisinin birinci kitabı olan bu eser nitelikli ve özgün yaklaşımıyla okunmayı ve tartışılmayı hakediyor.
İslam tarihi boyunca en çok istismar edilen kavramlardan biridir Ehli Beyt. Bazı mezheplerin ortaya çıkmasından tutun da devlet kurup devlet yıkmaya ve uğrunda kan dökmeye kadar varılan pek çok siyasi ve sosyal olayın altında bu kavrama yönelik farklı yaklaşımların yattığı tarihi bir vakıadır.Peki Ehli Beyt bir kavram olarak ne ifade etmektedir? Hz. Peygamber zamanında bu kavramdan ne anlaşılmaktaydı? Kimler Ehli Beyttendir? Sadece Rasulüllahın hanımları mı? Hz. Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin mi? Ya da tüm muttaki müminler mi?İslamın sosyal ve siyasi tarihinde olduğu kadar Mezhepler Tarihi ve Fıkıh ilimleri açısından da son derce önemli bir yere sahip olan Ehli Beyt kavramı, konuyu ele alanların amaçları, siyasi duruşları ve meşruiyet arayışları doğrultusunda farklı tanımlamalarla ortaya konulmaktadır.Selçuk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi M. Bahaüddin Varol bu eserinde Ehli Beyt kavramını siyasi, fıkhi ve iktisadi boyutlarıyla ele alıyor. Kitabın birinci bölümünde yazar, kelime ve kavram olarak Ehli Beytin ifade ettiği anlam üzerinde duruyor. Kelimenin dini, siyasi, sosyal, fıkhi ve iktisadi boyutlarını, ayet ve hadislerde hangi anlamlarda kullanıldığını irdeliyor. Kimler Ehli Beyt kavramının kapsamına girmektedir? ve İleri sürülen deliller ışığında bu kavram nasıl tanımlanabilir? sorularına cevap arıyor. İkinci bölümde ise, Hz. Peygamber zamanında Ehli Beytin yeri ve siyasi fonksiyonu üzerinde duruyor. Tathir ayeti, Sekaleyn hadisi ve Ğadiru Hum ola... tümünü göster