New York Times çok satanlar yazarı Julie Garwood okurlarını bir kez daha nefes kesen sürükleyici bir aşk hikâyesinin derinlerine çekiyor...
Küçücük yaşında aileler arasındaki anlaşmayla evlendirilen Sara Winchester büyümüş ve muhteşem güzelliğe sahip genç bir kadın olmuştur; artık tek beklediği şey kocası St. James Markisi'nin günün birinde ortaya çıkarak en sonunda onun kalbini çalmasıdır.
Bu masum genç kadın, evli olduğu kişinin meşhur korsan Pagan olduğundan da bihaberdir. Karşısına dikilen son derece kibirli genç adam, Sara'nın kalbini, bedenini ve ruhunu gerçekten en vahşi hazlarla besleyecek, ona aşkların en büyüğünü yaşatabilecek midir? Kadınlara kendini açmayı her zaman reddetmiş genç bir erkekle, yıllar boyu beklediği aşkına kavuşma hasretiyle yanan genç bir kadının yürekleri ısıtan hikâyesi…
(Tanıtım Bülteninden)
New York Times çok satanlar yazarı Julie Garwood okurlarını bir kez daha nefes kesen sürükleyici bir aşk hikâyesinin derinlerine çekiyor...
Küçücük yaşında aileler arasındaki anlaşmayla evlendirilen Sara Winchester büyümüş ve muhteşem güzelliğe sahip genç bir kadın olmuştur; artık tek beklediği şey kocası St. James Markisi'nin günün birinde ortaya çıkarak en sonunda onun kalbini çalmasıdır.
Bu masum genç kadın, evli olduğu kişinin meşhur korsan Pagan olduğundan da bihaberdir. Karşısına dikilen son derece kibirli genç adam, Sara'nın kalbini, bedenini ve ruhunu gerçekten en vahşi hazlarla besleyecek, ona aşkların en büyüğünü yaşatabilecek midir? Kadınlara kendini açmayı her zaman reddetmiş genç bir erkekle, yıllar boyu beklediği aşkına kavuşma hasretiyle yanan genç bir kadının yürekleri ısıtan hikâyesi…
(Tanıtım Bülteninden)
Ilk iki kitaba göre biraz sönüktü ama okuması keyifliydi yine de. Baya baya kahkaha attığım sahneler oldu. Özellikle ilk 3-4 bölüm sonları fena vurucuydu hahaha :D Komedi açısından tam olarak Julie yazmış işte diyeceğim bir kitaptı. Okurken çok eğlendim ama kız karakter beklediğim umduğum gibi değil aksine tam bir sakar, beceriksiz, bir ota sap olamayan biri çıkınca doğal olarak hayal kırıklığına uğradım. Aşırı saftı yahuuu :D
Nathan'ın hödük halleri de oldukça eglenceliydi, aşk sözcüklerini yazdırmasından tutun da, küfürlerine kadar adam tam bir odundu işte haha :D ama dediğim gibi kız karakteri cok benimseyemedim işte. ilk 2 serideki kızların yanında hafif kaldı biraz^^
Kitabı okuyan arkadaşımla şöyle bir komik sahneleri yadedelim dediğimizde kitabı baştan sona birbirimize anlattığımızı farkettik ki bu da kitabın komedi açısından başarısını gösteriyor bence.
Sonuç olarak keyifle okunan, Julie tadında bir kitaptı, yazarın tarzını seven ve özleyenlere tavsiyemdir^^
Şöyle tadı damağımda kalacak bir historical okumayı o kadar özledim ki. Hem de bunu julie Garwood un kitabını okuduktan sonra bunu söylüyorum, düşünün. Olmamıştı beğenmedim. Ama julie Garwood bu 7 den aşağı puan vermeye de kıyamadım. Bol vaktiniz varsa okuyun. Neden olmasın.
Kral George krallığında ki herkesin iyi anlaşmasını sağlamakta kararlı olduğundan Winchester ve St. James aileleri arasındaki düşmanlığa son vermek için evlilik ayarlamıştır. St. James Markisi damat Nathan, on dört yaşındadır. Sürekli ağlayıp babası ile mücadele eden gelin ise dört yaşındadır. Kocasının kucağında omzunda uyuyup, salyalarını akıtırken evlenmişlerdir.
Yıllar sonra Nathan öyle ya da böyle yasal veya değil kararlı bir şekilde gelinini almaya gider. Gelininin on dört yıl önce kontratın okunduğu günden beri görmemiştir. Evlilik kontratının resmen ihlal edilmesine altı hafta vardır. Yanında bir eşe sahip olma fikri ona ancak gece yarısı köpekbalıklarıyla yüzmek kadar çekici gelse de bu çileyi çekmeye hazırdır. Gelini ile bir yıl yaşamanın ardından kontratın sağlayacağı ganimetler, hissedecebileceği her tür iğrenme ve katlanacağı her tür zahmeti karşılamanın da ötesine geçiyordu. Hükümdarlığın kararnamesiyle toplayacağı paralar arkadaşı Colin ile ortaklığını güçlendirecektir. Zümrüt Gemicilik Şirketi giriştikleri ilk yasal iştir ve yürümesini sağlamak konusunda kararlıdırlar. Nathan kötü namlı korsan Pagan adıyla büyük bir efsaneye dönüşmüştür. Düşmanlarının listesi oldukça uzundur. Başına konan ödül bir azizi bile yoldan çıkarmaya yetecek kadar büyüktür. Yakalanması an meselesi olduğundan şirketlerini kurmuşlardır. İkili gizli bir hükümet görevinde ortak olup arkadaş olmuşlardır. Ülkeleri için hayatlarını riske atmışlardır ama amirleri tarafından ihanete uğramışlardır. Geçmiş ihanetler onları eğitmiş ve aşklara ve sonsuza dek mutlu yaşama saçmalığına inanmıyorlardır. Bir St. James asla sözünü bozmazdı ve bu bir onur meselesi olduğundan karısını pencereden kaçırmak için evine gider ama karısını pencereden kaçarken yakalar. Böylece maceraları başlamış olur.
İlk iki kitabı beğenerek okumuştum ve bir önce ki kitapta Nathan'ın gelini olduğu ve almaya gideceğini okuyunca merak etmiştim nihayet okuyabildim. Yıllar sonra Pagan karısını almaya gelir ve hikaye başlar. Sara harikaydı bayıldım ona. Denizşahini'nde yaşadıklarını okurken hemen hemen her yerde güldüm Sara kendini çalışanlara kabul ettirmek ister ama kötü şansı bir türlü izin vermez. Neyse ki içinde ki iyiliği herkes görür görülmeyecek gibi de değil. Yazara bayılıyorum. Kitap sevdiğim kitaplarından, Sara da kadın karakterlerinden oldu. Kitabın tek eksiği sonunun biraz daha uzun olmasını hak etmesiydi. Evli, mutlu bir çift okuyabilmeyi isterdim.
Bir Garwood historical daha biter ve ne zamana yeni kitaplar yazar ve türkçeye çevrilir acaba diye düşünmeye teşvik eder.
Çok eğlenceli ve komikti diyaloglar :)
Kesinlikle Okuyun !!!!
Kadın karakterlerin bu kadar saf olmalarını pek sevmiyorum. Kitabın akıcılığı, dili, olay örgüsü bunlar tabi ki JG klasiği sıkılmadan zevkle okudum ama Sara'nın her şeyi affedip Nathan'ın tabiri caizse kollarına atlamasından ziyade Caine'in de dediği gibi biraz süründürmesini beklerdim. Hatta kitabın başından itibaren bunun hayaliyle sonlarını bekledim. Ve bir de okurken kaçırdım mı bilmiyorum ama Sara'nın annesi nereye kayboldu mesela anlamadım. Kız direk adamla eve gitti zaten Nathan o arkasını bile dönmeden malikaneden kaçtı ayrı tuhaf mesele. Onun dışında, Matthew'un muradını gördük darısı eğer yeni bir kitap daha çıkarsa Jimbo'nunkini de görmek.
http://illekitap.blogspot.com.tr/2016/10/julie-garwood-en-guzel-hediyem-crowns.html
Bu kadının kalemini okumaktan asla bıkmayacağım :)
2. kitap olan Koruyucu Meleğim'den tanıdığımız Jade'in ağabeyi Nathan'ın hikayesini okuyoruz. Fazlasıyla karamsar ve sevmekten korkan bir adamın aşk ile olan sınavı.
Diğer kitaplara göre biraz daha eğlenceliydi, arada güldüğüm eğlendiğim sayfalar oldu diyebilirim.
Öncelikle kısaca kitabın konusundan bahsetmek gerekirse; Nathan on dört yıl önce düşman aileleri olan Winchester ailesinin kızı Sara ile kralın zoruyla evlilik kontratı imzalar. Karşılığında verimli bir toprak ve hazine vardır. On dört yıl sonra gelinini almaya gelen Nathan, neye benzediğini bilmediği, en son gördüğünde küçük bir kız olan eşi Sara'nın eşsiz bir güzellikte olduğunu kabullenmek durumunda kalır. Eşini alıp kaçırır ve deniz açılır. Sara'nın ailesi kızlarını Nathan ile evlendirmek istememektedir. Çünkü kontrat şartları evlilik ihlaline karşı da maddeler içermektedir.
Denize açılan Nathan, tayfası ve Sara'yı oldukça zorlu bir yolculuk beklemektedir. Deniz hayatına dair hiçbir şey bilmeyen bir leydi olarak yetişmiş Sara gemide bir dizi olayın meydana gelmesine neden olur. İşte o olaylar oldukça eğlenceliydi, çünkü hiçbiri kasıtlı değildi ve hepsinin altında bir iyi niyet vardı.
Sara'nın iyilik sever hep iyiyi gören sevecen tatlı ve sevimli karakteri Nathan'ın farkında olmadan içine işlemeye başlar. Ama Nathan geçmişinden dolayı kolay kolay güvenemez ona. Hatta Sara'nın babasının patlattığı son olay ise bence tam bir dönüm noktası oldu onlar için.
Açıkçaso o olaydan sonra ben Sara'nın yerinde olsam Nathan'a okkalı bir tokatı basar çeker giderdim. Ancak Sara hem okurları hem de Nathan'ı oldukça şaşırttı tavırlarıyla.
Hep Sara'nın yanındaydım ama kitabın sonlarına doğru sevmeyi öğrenmeye çalışan Nathan kalbimi fethetti. Açıkçası aşk her şekilde her konumda her erkeğe yakışıyormuş be dedirtti. Çünkü yan karakterlerden Nora'nın da aşkını görmek yüzde bir gülümseme oluşturdu.
Kitapta Jade ve Caine görmek oldukça güzeldi hele ki onları anne ve baba olarak görmek paha biçilemezdi :)
Colin ve Nathan'ın arkadaşlığını çok sevdim onun hikayesinde de bol bol Nathan okumak isterim.
Neyse çok uzatmayayım kitabı ben çok beğendşçim her okuduğum Garwood kitapları kadar :)
Bu yazarı çok seviyor ve her kitabını okuyorum dolayısıyla sizlerede tavsiye ederim. Hele bir de historical romans okuru iseniz sakın kaçırmayın :) Ben şimdi kaçar ve serinin son kitabına başlarım :)
İki aile arasında ki husumetin düzeltilmesi için 4 yaşındayken evlendirilen Sara senelerce kocasının gelmesini beklemiş fakat iş başa düşmüştür teyzesini kurtarmak için. Bu sırada Nathan ise evlilik aktinin gerçekleşmesi için Sara'yı kaçırmaya gidecektir. Aralarında ki yanlış anlaşılmalar Sara'nın sakarlıkları da işin içine girince Nathan'ın gemisinde işler iyice karışır.
Genel itibari ile eğlenceli bir kitap.
Karton Cilt, 448 sayfa
Temmuz2015 tarihinde, Epsilon Yayıncılık tarafından yayınlandı