Nevşehirli Damat İbrahim Paşanın Osmanlı Sarayında hüküm sürdüğü XVIII. yüzyıl ortaları, Osmanlı İmparatorluğunun gerileme dönemidir. Oysa başkent İstanbul ve Saray çevresi, Lale Devri olarak da anılan bu dönemde, çaresizliği unutmak istercesine sefahate gömülmüştür. Boğaz kıyıları, Saraydan nasiplenenlerin, tatlı kârlarla çalışan ticaret erbabının yaptırdığı yalılarla süslenmektedir. Dönemin en kârlı işi, yüzyıl sonra ortadan kalkacak olan köle ticaretidir. Henüz otuzlarında olan, giyim kuşamıyla İstanbul modasının yaratıcısı, Sadrazam Damat İbrahim Paşanın hemşerisi, köle tüccarı Esircibaşı Muhsin Çelebi de Kanlıca Koyunda müthiş güzel bir yalıda, Esircibaşı Yalısında keyif sürer. Koçunun Esircibaşı adlı tarihî romanı, Esircibaşı Muhsin Çelebinin kölelerinden birine olan aşkını konu edinir. Ancak anlatılanlar elbette bununla sınırlı kalmaz. Devrin Saray erkânı ve çevresinde dolaşanlar, İstanbulun günlük yaşamı, Boğaz köyleri de, her zaman olduğu gibi asıl hikâyeyi süsler.
Nevşehirli Damat İbrahim Paşanın Osmanlı Sarayında hüküm sürdüğü XVIII. yüzyıl ortaları, Osmanlı İmparatorluğunun gerileme dönemidir. Oysa başkent İstanbul ve Saray çevresi, Lale Devri olarak da anılan bu dönemde, çaresizliği unutmak istercesine sefahate gömülmüştür. Boğaz kıyıları, Saraydan nasiplenenlerin, tatlı kârlarla çalışan ticaret erbabının yaptırdığı yalılarla süslenmektedir. Dönemin en kârlı işi, yüzyıl sonra ortadan kalkacak olan köle ticaretidir. Henüz otuzlarında olan, giyim kuşamıyla İstanbul modasının yaratıcısı, Sadrazam Damat İbrahim Paşanın hemşerisi, köle tüccarı Esircibaşı Muhsin Çelebi de Kanlıca Koyunda müthiş güzel bir yalıda, Esircibaşı Yalısında keyif sürer. Koçunun Esircibaşı adlı tarihî romanı, Esircibaşı Muhsin Çelebinin kölelerinden birine olan aşkını konu edinir. Ancak anlatılanlar elbette bununla sınırlı kalmaz. Devrin Saray erkânı ve çevresinde dolaşanlar, İstanbulun günlük yaşamı, Boğaz köyleri de, her zaman olduğu gibi asıl hikâyeyi süsler.
Karton Cilt, 134 sayfa
2004 tarihinde, Doğan Kitap tarafından yayınlandı