Evliya Çelebi, Osmanlı tarihinde istisnaî bir şahsiyettir. O’nun istisnaîliği, hem uğraştığı sahanın Osmanlı tarihi bakımından orijinalliği hem de usta bir nesir yazarı olmasından gelir. Zira Osmanlı’da şiir çok gelişmiş olmasına rağmen, nesir pek gelişmiş bir tür değildi. İşte Evliya Çelebi, yazdığı seyahatname ile hem nesirdeki ustalığını hem de gezip görme ve bilmedeki engin tecessüsünü gösteren bir şahsiyettir. O’nun seyahatname yazarlığındaki büyüklüğünü yerli tarihçilerden başka, yabancı tarihçiler de teslim ederler.
Kendisi, basit bir seyyah değildir. Seyahatnamesi ile sadece coğrafî, kültürel bilgiler vermez. Osmanlı İmparatorluğu’nun merkez ve taşra teşkilâtı hakkında da geniş bir malûmat sahibi olduğu, gene bu sahanın uzmanlarınca tasdik edilir. Ama her nedense, Evliya Çelebi gerektiği şekilde itibar görmemiş bir insandır. O’nu, İlber Ortaylı dâhi olarak vasıflandırır. Milyonlarca kilometrekarelik Osmanlı coğrafyasında, Rumeli ve Anadolu’yu gezdikten başka, seyahatlerini Mısır ve Suriye’ye kadar da uzatmış ve bazen mübalağa etse de çok değerli bilgiler vermiştir.
Ve bütün bu seyahatlerini tabiî ki at sırtında yapmıştır.
Böyle büyük bir şahsiyeti layıkıyla tanımak ve O’nu gelecek nesillere aslî değeriyle tanıtmak için de, Nihal Atsız gibi tarih şuuru olan ve insan kıymeti bilen birisi lâzımdı. İşte Nihal Atsız, bu ehemmiyetli tarihî vazifeyi, bu eseriyle hakkıyla yerine getirmiş bir insandır.
(Tanıtım Bülteninden)
Evliya Çelebi, Osmanlı tarihinde istisnaî bir şahsiyettir. O’nun istisnaîliği, hem uğraştığı sahanın Osmanlı tarihi bakımından orijinalliği hem de usta bir nesir yazarı olmasından gelir. Zira Osmanlı’da şiir çok gelişmiş olmasına rağmen, nesir pek gelişmiş bir tür değildi. İşte Evliya Çelebi, yazdığı seyahatname ile hem nesirdeki ustalığını hem de gezip görme ve bilmedeki engin tecessüsünü gösteren bir şahsiyettir. O’nun seyahatname yazarlığındaki büyüklüğünü yerli tarihçilerden başka, yabancı tarihçiler de teslim ederler.
Kendisi, basit bir seyyah değildir. Seyahatnamesi ile sadece coğrafî, kültürel bilgiler vermez. Osmanlı İmparatorluğu’nun merkez ve taşra teşkilâtı hakkında da geniş bir malûmat sahibi olduğu, gene bu sahanın uzmanlarınca tasdik edilir. Ama her nedense, Evliya Çelebi gerektiği şekilde itibar görmemiş bir insandır. O’nu, İlber Ortaylı dâhi olarak vasıflandırır. Milyonlarca kilometrekarelik Osmanlı coğrafyasında, Rumeli ve Anadolu’yu gezdikten başka, seyahatlerini Mısır ve Suriye’ye kadar da uzatmış ve bazen mübalağa etse de çok değerli bilgiler vermiştir.
Ve bütün bu seyahatlerini tabiî ki at sırtında yapmıştır.
Böyle büyük bir şahsiyeti layıkıyla tanımak ve O’nu gelecek nesillere aslî değeriyle tanıtmak için de, Nihal Atsız gibi tarih şuuru olan ve insan kıymeti bilen birisi lâzımdı. İşte Nihal Atsız, bu ehemmiyetli tarihî vazifeyi, bu eseriyle hakkıyla yerine getirmiş bir insandır.
(Tanıtım Bülteninden)
376 sayfa
2011 tarihinde, Ötüken Neşriyat tarafından yayınlandı